Hagen: Geçmişi meçhul, rüzgâr nereye eserse oraya savrulan eski bir tavla oyuncusu.
Richard: Ölümcül bir hastalığa yakalandıktan sonra işinden ayrılan ve her şeyden vazgeçen eşcinsel bir reklamcı.
Lidia: Yukarıdaki ikilinin yaşamlarına birdenbire giren bir ressam; Hegen'in mucizevî aşkı.
Yaşamdan hiçbir beklentileri olmayan, ancak bunu dillendirmeyen bu üçlünün yaptığı yolculuğun, Richard'ın sıcak bir ülkede ölme arzusundan başka bir nedeni yoktur. Yaptıkları hiçbir şeye mazeret bulma zahmetine girmezler; eğlenmek için hiçbir çaba sarf etmezler; rezil olmak veya saygı kazanmak önemli değildir; istemiş ve yapmışlardır, o kadar...