E-Dergi

Edebiyat dünyasının kendileri gibi güçlü karakterlerini yaratan maceracı ruhlu yazarlar var. Jack London ilk akla gelen sanırım. Peki ya Joseph Conrad?
•
Uzun zaman önce okumaya çalışıp da son sayfasını hoşnut bir şekilde kapatamadığım kitaplardandı Karanlığın Yüreği.

Çoktur böyle kitabınız. Klasik ya da modern klasik olarak sunulan eserleri son sayfasına kadar sevip sindirebilmek umuduyla okumaya devam edersiniz.
•
İkinci buluşmamız fazlasıyla verimli geçti. Evet, sevdim ben bu kitabı.

Açıkça belirtilmese de ‘kara yüzlüleri’ anlatan bu kitabında Kongo’yu işaret ediyor Conrad. Kendi edebiyat anlayışının ‘açık-seçikliğe’ karşı oluşunu da bildiğimizde eserdeki bu tercihi daha anlaşılır olabiliyor.
•
Bence eserde asıl önemli olanın Sömürgeciliğin sadece ‘sömürülen’ açısından değil de ‘sömüren’ açısından da yıkıcı etkileri olduğunu gösteriyor olması.
•
Bir de güzel filmi varmış: Kıyamet. (1979)
Okuyup izlemeli.

Şöyle yapalım. Yolunuz buralara ulaşmışsa rotayı Henrik Ibsen’ın Yaban Ördeği’ne çevirip oralarda bir süre gezindikten sonra dönelim önerisinde bulunabilirim naçizane.
•
Eser, edebiyat öğretmeni Elias Rukla’nın o çok sevdiği eser Yaban Ördeği ile kapılarını aralıyor. Kitaba dair birçok ifade ve inceleme barındırıyor.
•
Mahcubiyet ve Haysiyet’e geldiğimizde ise satırlar ‘çağın sıkışmış insanına’ ışık tutuyor.

Kişilere, olaylara, olgulara sıkışmış insana.
•
Sınıftaki bir aykırılık. Devamında açılmayan şemsiye ve art arda gelişen olaylar.

Şimdiden kült bir eser olmuş durumda. Beğeneceksiniz.

#k:11015 ile başlamıştı yolculuğumuz. Toplumca, toplum için yiğitçe söylemleriyle buradayım diyen satırlardı onlar.

Yine aynı söylemlerle aslında. Tutunacağız acılara. Hiç kopmayacak olan dalımıza.
•
Ve dillerde ezberlenen o iki mısra:

“acı çekmek özgürlükse
özgürdük ikimiz de.”
•
Seveceksin.

Sanıyorum çıraklık dönemi yaşamayan az sayıda yazardan biridir Jules Verne. Zira elinizdeki Balonla Beş Hafta onun ilk eseri olma özelliğini biliyor olmamız, bu çıraklık evresine ne denli uzak olduğunu da gösteriyor sanırım.
•
Üç İngiliz. ‘Victoria’ adını verecekleri bir balon, çizilen güzergah ve Jules Verne olmazsa olmazı bol heyecan ve macera.

Bir kurgu metin olmanın ötesinde Afrika kıtası ülkelerine-halklarına dair dile getirdikleri, Avrupa ya da Avrupalı’nın bu coğrafyaya hakim bakışı ve bir seyyah edasıyla tutulan notlarıyla elbette okunası Jules Verne eserleri kategorisinde yerini alıyor.
•
Buyurun.

Okuma motivasyonunuzu kaybettiğiniz anlar vardır. Olmaz bir türlü. Yaşadıklarınız ya da çevrenizde yaşanılanlar bir şekilde olumsuz etki bırakır. Ülkemizde de malum. Çok şey var olumsuz etki bırakacak. Soyutlanmak imkansız.
•
Ölü toprağını atabilmek adına aralamıştım Grange sayfalarını. İyi de geldi sanki.
•
Yıllar önce Kızıl Nehirler’de soluk soluğa kalınan orman gezintileri buradan devam ediyordu sanki. Niemans ve yardımcısı Ivana.
•
Zenginliğin sınırsızca hissedildiği bir aile ve teknolojiden yalıtılmış orman. Elbette avcılar, cinayet ve cinayetler.

Tarihin sayfalarının da aralandığı bir kitap Son Av. Soluk soluğa mıdır emin değilim; ama fazlasıyla tatmin edici.