E-Dergi

Kitabın arka kapağına baktığınızda Aşk ve Gurur'daki gibi yarı kaçık annesi bulunan eğlenceli bir karakterin hikayesini okuyacağınızı sanıyorsunuz. Maalesef kitap Linda Howard'ın Gözler Yalan Söylediğinde kitabı ve Otuzbir buçuk pişmanlık serisinde olduğu gibi daha olmadan bir şeyleri görebilen öngörü yeteneğine sahip gerçeküstü yetenekli karakterler üzerine kurulan aşk temelli polisiye kitaplar çıkıyor. Ana karakterlerin tüm kitaplardaki gibi birbirinin kopyası şeklinde yazılması da bunlar aynı yazarlar mı yoksa aynı hikayeyi devam ettirmeye çalışan farklı yazarlar mı sorusunu kafanıza yerleştiriyor.

Kitapta babasının ve arkdaşlarının dayağı haricinde diğer tüm reşit olmayanlar için ihlaller yani istismarlar mevcut.

Kitapta yetişkin içerik yok diyenlere inanmayın, cinsellik var hem yetişkin olmayan yaşlar arasında hem de yetişkin okul görevlisi kadın ve ergen erkek öğrenci arasında . diğerlerini saymıyorum. Cinselliğin alenen açık dille yazılanı veya üstü kapalı yazılarak üzerinde konuşulmuş veya yaşanmış olması arasında cinsel içerik arasında bir fark bulunduğuna inanmıyorum. Okumaya değer bir kitap değil. Kitapta baba tarafından dayak istismarını kötüleyelim ama diğer her türlü istismarı onaylayalım tarzı bir yaklaşım benimsenmiş.

Ramazan'ın 17'si Bedir Savaşı'dır. O gün Bedir savaşına katılan sahabenin isimlerini anmak, onların hayatını okumak gerek. Yılda bir kere de olsa yapılacak bu amel İslam'ın ilk gazvesini ve zaferini anmak olacağından es geçilmemesi ve unutulması gerekenler listesindedir. Bu kitapta Bedir Savaşı hadisesi, savaşa hazırlık, katılan sahabelerin adı ve Enfal Suresi tefsiri bölüm bölüm bulunmaktadır. "Ramazan'da başka ne yapabilirim, ne okuyabilirim?" diyenler bu kitabı kaçırmasın. 17'sinden önce okuyup tamamlayarak Bedir Ehline hediye etmek de hem niyet hem amel sevabı kazandıracağından kazanılacak sevap derecesini Allah bilir.. İyi okumalar

Bunu hem "On Drakon" isimli genç yetişkin türündeki filmi de olan Rus yapımına benzettim. Hem de bana eski bir Tibet veya Hindi-Çini masalının daha gençleştirilmiş versiyonu gibi geldi. Orada da kral köylünün güzel karısına aşık oluyor ve onu elde etmek için kocasına zorlu işler yaptırıyordu en sonunda denizlerin dibine inip denizler kraliçeden bir şey alması gerekiyordu. Ve köylünün kalbi artık kraliçe mi yoksa yukarıda kalan karısını mı seçsin onun ayrımında kalıyordu. Tabii bir de yeni yazımlardan benzeri de "Hayalet Gelin". Evleneceği adam öldürülünce yerine kuzeniyle evlenmek zorunda kalan kızın bu cinayeti çözmesi. Velhasılı kelam benzerleri etrafta bolca bulunurken niye bu kadar ses getirdiğini ben de anlamadım