E-Dergi

Benim de ilk gördüğüm zaman -da'nın birleşik yazıldığı dikkatimi çekti. Umarım ki bilerek bu şekilde yazılmıştır.. Öyle değilse, bu yazım şekli kitabı okumamam için bir sebep olacak benim için.

Tom Robbins'in şimdiye kadar yazdıkları arasında en iyisiydi bence. Tekrar tekrar dönüp okunabilecek sayfaları var. Tom Robbins'in sanata bakış açısı ve onu 'aslında var olmayan ama dünya üzerinde görmek istediğimiz şey' şeklinde tanımlaması zaten son noktayı koymuş.. Sanatı, mucizeleri, sihri, aşkı, cinselliği bu kadar güzel bir şekilde anlatabilmek çok zor olsa gerek... Tom Robbins'in hayal gücü ve anlatma yeteneğine, hayata bakışına bir kez daha hayran oldum...

paul auster'ın en iyi kitaplarından biriydi bence. görünmeyen'den sonra yine diğer kitaplarından daha farklı bir kurgu var. sadece gereksiz detayları bazen çok uzattığını düşünüyorum ama yine de sürükleyiciydi. paul auster'ın kötü bir kitabı olması mümkün değil bana göre. auster'ı sevenlerin okuması gereken bir kitaptı.

kitap elime aldıktan birkaç saat sonra bitti. paul auster'ın okuduğum en güzel kitabıydı kesinlikle çok etkilendim çok merakla okudum bırakamadım... paul auster'a bir kez daha hayran oldum.

Jean Paul Sartre, aslında üniversitede bölümüm dolayısıyla tanıdığım, öğrendiğim, okumaya başladığım bir yazar.. Hayran olunmaması çok zor bir kişilik. Zamanında kabul etmediği (ve bu şekilde de çok daha fazla hayranlığımı kazanan) nobel ödülünü çoktan hakeden bir yazar... Bulantı ise evet çok akıcı gelmeyebilir herkese, ama zaten Sartre'ın asıl amacının da bu olduğunu düşünüyorum. Kitabın adı gibi, hayatı bir 'bulantı' ile yaşayan bir insanın anlatımıyla yazılan bir kitabın çok akıcı ve eğlenceli görünmesi de çelişkili bir durum olurdu sanırım.. Bulantı çok farklı, zamanından çok ileri ve okunmasını şiddetle tavsiye edeceğim kitaplardan bir tanesi tabi ki..