Toplam yorum: 3.075.924
Bu ayki yorum: 2.800

E-Dergi

Editörün Seçtikleri
02.02.2012

Ali URAL yeni tanıştığım bir yazar. Hikayeleri okurken tüyleriniz diken diken oluyor. Fakat her okuduğunuz hikaye sizi biraz daha insan olmaya davet ediyor. İnsan olarak kaybettiğimiz duyguları hatırlatıyor.
10.03.2011

Tanrıça serisi gerçekten çok güzel,anlatılan aşk güzel,betimlenen ortam güzel... Daha da önemlisi kötü adam bildiğimiz Hades seksi bir tanrı olarak karşımız çıkıyor.Ölüler Ülkesi'nin büyüleyici güzelliğini okuyunca,kesin oraya gideceğini bilse insanın ölesi geliyor :))
12.11.2013

Fahrettin Paşa… Ders kitaplarında neden yer verilmez böylesi kahramanlara bilmiyorum. Eğer tarih öğretmeni olsaydım bütün öğrencilerime bu kitabı ödev olarak verirdim. İmanın ve vatan sevgisinin bir arada harman olduğu korkusuz koca yüreğiyle düşmana galebe çalmasını ağlayarak okudum. Okurken de kendimden utandım neden daha önce bu kahramanı öğrenmemişim diye. Öğrencilik yıllarımdaki tarih dersi müfredatını hazırlayanlara kızdım, saçma sapan mitolojilerle beynimizi doldurmuşlar diye. Daha fazla zaman kaybetmeden okunması gereken bir kitap. Mekanın Cennet olsun Fahrettin Paşa…
03.08.2014

yazarın okuduğum ilk kitabı ve som zamanlarda okuduğum en etkileyici kitap. o kadar gerçek o kadar içten bir anlatımı var ki gerçekten hayran kalmamak elde değil. aşkın en saf halini anlatmış. beklemeyi kaderi sabrı çok güzel ifade etmiş kalemine sağlık
11.11.2011

Hem alanımla ilgili olması hem de çok net kaynaklar göstermesi açısından ilgiyle okudum, kütüphanenizde kaynak olabilecek bir eser. 'Dil' öğesinin, tarihi yansıttığının çok güzel bir örneği bu kitap...
Ziyaretçilerin En Çok Katıldıkları Yorumlar
05.04.2024

güzel olacağından çok eminim heyecanla bekliyorum okumayı.
04.04.2024

Nevi şahsına münhasır meslektaşımız nüktedan, espritüel biri olmasına rağmen kitabında anlattığı anılar zaman zaman beni hüzünlendirdi, düşündürdü. Akıcı, sürükleyici, samimi ve okuyucusunu duygusal yönden etkileyen yazıları bir solukta okudum ve beğendim. Elbette kitapta katılmadığım ve farklı görüşlere sahip olduğum hususlar vardı. Zira askerler ve elbette askeri hekimler belirli bir ideolojik endoktrinasyondan geçirilirler. Bir insan, bir hekim, bir asker olarak meslek hayatının bir bölümüne ait duygu, düşünce ve hatıralarını bizimle paylaştığı, bu özveri, bu emek ve bu cesareti gösterdiği için kendisine müteşekkirim. Uzmanlık branşımızın bu değerli üyesinin kitabını bir askeri tabibin dünyasını, bakış açısını anlamak, anılarını adeta onunla birlikte yaşamak için hararetle tavsiye ediyorum.
Sosyoloji ve Hukuk alanlarında kariyer yapmış akademisyen yazarı, medyada daha çok gastronomi alanındaki programlarından tanıyoruz. Tıpkı akademisyen Mina Urgan’ın; “Bir Dinozorun Anıları” kitabıyla daha çok bilinmesi gibi. Böylesi durumlar da işte toplumumuzun sosyolojik gerçekliğini yansıtıyor. Fakat “Hesap Lütfen” adlı bu kitap; söyleşi formatında bir anı aktarımı içeriğinde olsa da sürdürülebilir, verimli, kaliteli toplumsal bir yaşamın temel dayanaklarını öngörmektedir.

Anılar, deneyimler ve öneriler neden önemlidir? Başkalarının deneme, yanılma, geliştirme, değiştirme ve uygulamayla elde ettiği sonuçlar; artıları ve eksileriyle kayıt altına alınır. Kazanımlar yaşamın bir parçası haline getirilir, olumsuzluklardan kaçınılır. Böylece bu yaşam tarzı geliştirilerek tüm nesillere aktarılır.
Nerede hata yaptığımızı, nerede tekrara düştüğümüzü, neyi daha verimli kıvamda yapabileceğimizi tespit edebilmek için, yaşanmış olaylardan ibret almamız gerekmektedir. Anılar ve söyleşiler; eğer bize çok özel bilgi ve turistik gözlemlerin dışında bilgi ve deneyim aktarıyorsa anlamlıdır. O zaman toplumsal bir değer niteliği kazanırlar.

Bu kitap; ders, ilke ve öneri kapsamında değerlendirilebilecek yüzlerce yaşam bilgeliği dersi barındırıyor. Tabi ki en değerli hazineler derinlerdedir ve çıkarmak için ustalık gerekir. Her birey ihtiyacı, deneyimi, beklentisi ve birikimine göre yorumlar, anlar ve istifade eder.

Kitap sekiz bölümden oluşmaktadır. Bölümlerin sonuna ise “Hayatımı etkileyen on kitap” ve “Hayatımı etkileyen on film” bölümleri eklenerek listeler sunulmuştur. İkinci bölümde, “İnsan Dünyaya Nasıl açılır?” başlığıyla şu bilgi aktarılmaktadır: “Merak duyan bilginin peşinden gider, bilgi ise hareketle birleştiğinde hayatı anlamlı kılar. Her insandan öğrenilecek bir şeylerin olduğuna inanarak yaşıyorum. Değer verdiğim bir insanın, bilgili olduğum bir konuda bana hak vermesindense, ondan yeni bir şeyler öğrenmeyi yeğlerim.”

Altıncı bölümde ise; “Toplum içinde yaşamanın yolları” başlığı altında şu deneyim paylaşılmaktadır: “İnsanların hemen hemen her konuda kamplaştığı tuhaf bir dünyada yaşıyoruz. Kamplaşmış insan dinlemez, dinlese de anlamaz; her düşünceyi kendi düşüncesine Hizmet eden bir tamamlayıcı ya da potansiyel bir düşman olarak görür. Bu tip insanlarla diyalogda, ilkesiz bir yerden onlar gibi görünmenizi önermiyorum. Ama kışkırtıcı olmak yerine yalnızca dinlemeye ve anlamaya çalışmak size farklı dünyaların kapısını aralayabilir. Kendi fikrimizi söylemeden önce karşı tarafı anlamaya çalışmak hayatı ve insanları kavramak için bulunmaz bir hazinedir.”

Benzer yorum ve sosyal keşiflerle dolu söyleşiyi dikkatle okumanızı öneririm.
01.04.2024

hem yetişkinlere hem küçüklere hitap eden harika bir kitap
04.04.2024

güzel kaliteli ailecek okuyacağimiz ve yillarca saklanabilecek bir kitap