Hz. Ebu Bekir Hakkındaki Yorumlar

uslu41
27.06.2020
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Keşke biraz daha ayrıntılı olsaymış dediğim yerler oldu ama kısa öz olarak anlatmış
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (0)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
muhendıss
13.12.2018
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
faydalı ve başarılı bir eser, öz ve sade bir dil kullanılmış
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
Ayşe Can
06.07.2018
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Hz.Ebubekir efendimizi anlamak için edindiğim bir kitap. Kitabın içeriği güzel ancak biraz daha ayrıntılı olmasunı tercih ederdim. Yazarın yğrrğine sağlık
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
"Boncukk"
24.07.2016
Satın Alma Onaylı Bu ürün yorum sahibi tarafından satın alınmıştır.
Bilgilenmek için güzel
Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (1)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla
HAZRETİ EBÛ BEKİR ES-SIDDÎK RA (571-634)

Hazreti Muhammed SAS'in İslâm’ı tebliğe başlamasından sonra ilk iman eden hür erkeklerin; raşit halifelerin, aşere-i mübeşşerenin ilki. Câmiu'l Kur'an, es-Sıddîk, el-Atik lakaplarıyla bilinen büyük sahabi.

Kur'ân-i Kerim'de hicret sırasında Rasûlullah'la beraber olmasından dolayı, "...mağarada bulunan iki kişiden biri..." (et-Tevbe, 9/40) seklinde ondan bahsedilmektedir. Asil adi Abdülkâbe olup, İslâm’dan sonra Rasûlullah SAS'in ona Abdullah adini verdiği kaydedilir. Azaptan azad edilmiş mânâsına "atik"; dürüst, sadık, emin ve iffetli olduğundan dolayı da "sıddik" lâkabıyla anılmıştır. "Deve yavrusunun babası" manasına gelen Ebû Bekir adıyla meşhur olmuştur. Teym oğulları kabilesinden olan Ebû Bekir'in nesebi Mürre ibn-i Kâ'b'da Rasûlullah'la birleşir. Anasının adi Ümmü'l-Hayr Selma, babasının ki Ebû Kuhafe Osman’dır. Künyesi Abdullah ibn-i Osman ibn-i Amir ibn-i Amir... ibn-i Murca ...et-Temî’dir. Bedir savaşına kadar müşrik kalan oğlu Abdurrahman dışında bütün ailesi müslüman olmuştur. Babası Ebû Kuhafe, Ebû Bekir'in halifeliğini ve ölümünü görmüştür. Hazreti Ebû Bekir'in Rasûlullah SAS'den bir veya üç yas küçük olduğu zikredilmiştir. İslâm’dan önce de saygın, dürüst, kişilikli, putlara tapmayan ve evinde put bulundurmayan "hanif" bir tacir olan Ebû Bekir, ölümüne kadar Hazreti Peygamber'den hiç ayrılmamıştır. Bütün servetini, kazancını İslâm için harcamış, kendisi sade bir şekilde yaşamıştır.

Hazreti Ebû Bekir, Fil yılından iki sene birkaç ay sonra 571'de Mekke'de dünyaya gelmiş, güzel hasletlerle tanınmış ve iffetiyle şöhret bulmuştur. içki içmek câhiliye döneminde çok yaygın bir âdet olduğu halde o hiç içmemiştir. O dönemde Mekke'nin ileri gelenlerinden olup Arapların nesep ve ahbâr ilimlerinde meşhur olmuştur. Kumaş ve elbise ticaretiyle meşgul olurdu; sermayesi kırk bin dirhemdi ki, bunun büyük bir kısmını İslâm için harcamıştır. Rasûlullah'a iman eden Ebû Bekir RA İslâm dâvetçiliğine başlamış, Osman ibn-i Affân, Zübeyr ibn-i Avvâm, Abdurrahman ibn-i Avf, Sa'd ibn-i Ebî Vakkas ve Talha ibn-i Ubeydullah gibi İslâm’ın yücelmesinde büyük emekleri olan ilk müslümanların bir çoğu İslâm’ı onun dâvetiyle kabul etmişlerdir.

Hazreti Ebû Bekir hayati boyunca Rasûlullah'ın yanından ayrılmamış, çocukluğundan itibaren aralarında büyük bir dostluk kurulmuştur. Rasûlullah birçok hususlarda onun görüsünü tercih ederdi. Umûmî ve husûsî olan önemli islerde ashâbıyla müşavere eden Peygamber SAS bazı hususlarda özellikle Ebû Bekir'e danışırdı. (Ibn Haldun, Mukaddime, 206). Araplar ona "Peygamber'in veziri" derlerdi.

Bu yoruma katılıyor musunuz?
Evet (2)
Hayır (0)
Bu Yorumu Yanıtla