Hadımların Dünyası: Çağlar Boyunca Hadımlık
Lord Varys'i düşünelim. Çocukken satılıyor, yeni sahibi tarafından hadım ediliyor, sonrasında diplomasi yeteneğini geliştiriyor, istihbarat ağı kuruyor, diyarın esenliği için kralları indirecek konuma geliyor. Taraf değiştiriyor, Targaryen cenahına geçiyor ve yine diyarın esenliğini düşündüğü için öldürülüyor. Çin saraylarından Osmanlı haremlerine kadar dünyanın pek çok yerinde örneği görülen hadımlardan biri Varys, taht kavgaların körüklemesinin veya söndürmesinin sebeplerinden yola çıkarsak insanı değil, diyarı düşündüğü çok açık. Hadımların kendilerince nedenleri var, tahtı ele geçirmek isteyenler askerle işbirliği yaparak tepedekilerin kellesini uçuruyorlar ve boşalan yerlere kendi adamlarını yerleştiriyorlar. "Bizans entrikası" dendiği zaman bunu anımsayacağız, yazarın detaylarıyla anlattığı katakullileri okuduğumuz zaman Varys'in sütten çıkmış ak kaşık olduğunu görüyoruz. Aynı şekilde Osmanlı'da da devam ediyor mevzu, direkt miras almışız adamlardan bu hadım olayını. Köle ticareti de işin başka bir boyutu. Rus hadımlar meşhur, Hindistan'dakilerle birtakım ortak ritüellere sahipler. İtalya'daki ses sanatçısı hadımlar da işin içine katılmış, ortaya muazzam bir inceleme çıkmış. Detaylar yer yer mide bulandırıcı olabiliyor, coğrafyadan coğrafyaya cerrahi farklar var ama yöntem hemen hemen aynı: Korkunç. Tıbbın ilerlemesiyle birlikte anestezi yapılmaya başlanmış ama çok acemice, ot falan yedirmişler hadım olacaklara, sonrasında da yaraya sürmüşler falan, facia. Enfeksiyon yüzünden hadım edilenlerin yarıya yakını ölmüş, ortalamaya vurunca ortaya çıkan sonuç bu. Kaderler benzer, hadımlığın hikâyesi de benzer, dünyanın her yerinde. "Günümüzde Mumbai'nin banliyölerinde yaşayan Hintli hicralar ("hadım"), Rus Skoptzy'lerle benzerlikler gösterir çünkü hadım edilmenin her zaman dinle ve kutsallıkla yakından ilgisi olmuştur. Tüm dünyadaki hadımların en büyük ortak noktası belki de budur." (s. 11) Asur'un kraliçesi Semiramis'e dayandırılıyor hadımlığın doğuşu, savaş esirlerini hadım ettirirmiş.
Farklı bölümlerde farklı coğrafyaların hadımları inceleniyor, ilk sırada Çin var. Hicralara geldik, Hindistan'a. Hukuk mücadelesi vererek tanınmalarını sağlamışlar, büyük olay. Afrika'daki köle ticareti. Osmanlı zamanında da var, Osmanlı'dan önce ve sonra da var. İnsanın insana ettiği korkunç. Bizans ve Osmanlı zamanında İstanbul'daki hadımlar, ses sanatçıları ve Rus hadımlar sonraki başlıkları oluşturuyor. Osmanlı zamanındaki işler çok ilginç ama Bizans'ın kaotik ortamıyla karşılaştırılamaz sanırım. Osmanlı Bizans'tan olduğu gibi almış bu hadım olayını, güç kaybetmesinin bir sebebi aslında çok açık. Güzel bir araştırma, iflah olmaz meraklılar için birebir.