Meyhaneyi meyhane yapan özellikler ortadan kalkınca, müşteri profilinden kadehine, meyhanesinden eğlencesine "içki adabı" da değişti. Koçu, "Eski İstanbul'da Meyhaneler ve Meyhane Köçekleri" kitabında meyhaneyi, tarihsel, kültürel bir olgu olarak ele alır. Bu kitapla çıkılan yolculukta okur, artık çoğunun adı bile kalmayan "Zindan'da, Hançerli'de, Kafesli'de, Gümüş Halkalı'da, Karanfil'de, Kelepçe'de, Büyük Kuleli'de... Yüzlerce isim ve Balıkpazarı'nda, Zindankapısı'nda, Mercan’da, Tavukpazarı’nda, Tahtakale’de, semt semt... 'Gedikli'si, 'Koltuklu'su, yasakları, nizamları, dekoru, eşyası, rintleri, kalenderleri, şairleri, şiirlerle methedilmiş köçek oğlanları, kavgaları, cinayetleri, türlü cilveleriyle İstanbul meyhaneleri"ni bulacaktır