Son günlerde Türkiye’de çok tartışılan kentsel dönüşüm uygulamalarının yarattığı sorunlar, çatışmalar, tartışmalar başka bir gerçeği de gündeme getirmiştir. Bu, özellikle kent toprağındaki mülkiyet ilişkilerinin belirlenmesi konusunda doğrudan “emlâk piyasası”na odaklanma politikasıdır. Bu durum, bu konuların tartışılmasında ekonomik ve sosyal haklar alanından gitgide uzaklaşmaya da neden olmaktadır.
Bu çalışma, farklı disiplinleri temel alan katkılarıyla, kentsel dönüşüm meselesini sosyal bilimler yöntemleriyle anlamaya çalışmanın yanı sıra, bu konunun bir hak meselesi olduğunu da vurgulayan incelemelere yer veriyor