E-Dergi

yeşilçam da örneği az olan korku filmlerine eğilmiş bir eser.

korku filmi sevenlerin ikinci kitabı.

ilk 150 sayfayı okudum. tek bir öyküyü tek bir sayfayı bile sevemedim. kitabın ortasından rastgele bir sayfa açıp tekrar denedim. ara ara içinde "izmir" geçen satırlar bile aklımı çelmeye yetmedi. bunca zaman tadını çıkartarak okumak için uygun zaman dilimini bekledim. sonuç: kocaman bir hüsran.

ne zaman bir eskişehirli ile karşılaşsam hoca'nın şehir ve üniversite için yaptıkları konusunda övgüden başka bir şey duymazdım. gidip gözlerimle gördüm. herkesin övgüde kusur ettiğini düşündüm. eksik bile anlatmışlar dedim. insanların aktarabildiklerinin çok ötesinde başarılar söz konusu idi. hayran kaldım. kitap bu hayranlığın sebeplerini az da olsa yazıyor ama eskişehir'i anlatanlar gibi hoca'yı övenler gibi kelimelerde kifayetsiz kalıyor. duygu yoğunluğunu, değişimin büyüklüğünü aktaramıyor. nehir söyleşi formatı gözün gördüğü kadar güçlü, perspektifli değil. ayrıca anlatılamamış pek çok detay var. zira kitap tarihsel olarak günümüze kadar gelemiyor. bu gerekçelerle yetersiz buldum. yer yer de sıkıcı.

hevesle almıştım ama pek hoşlanmadım.