E-Dergi

Baştan sona abazalık, şehvet, bacak öpme, sevişme... Asla bir çocuğa okutamayacağınız, filmi yapılsa asla bir çocuğa izletemeyeceğiniz muhteşem bir modern klasik (!).

Tolstoy bu hikayede bir prensin geçmişte bir kadına yaptığı kötülüklerden sonra onu kurtarmaya çalışmasını ve onu kurtarırken de kendin içindeki arayışını, Rusya'nın o dönemdeki toplumsal sorunlarını da eleştrirerek anlatıyor. Hikaye ustalıkla işlenmiş ama son bölümü açıkçası biraz hayal kırıklığı. Çünkü hikaye tatmin edici bir şekilde sonuca bağlanmamış. "Hani gerisi?" gibi bir duygu uyandırıyor insanda.

Kitap 870 sayfa. Yazar ustalıkla hikayeyi yaymış. Okurken hikayenin aslında o kadar uzun olamayacağını ama yine de kendini okuttuğunu göreceksiniz. Bunu okumak bir ayımı aldı. Yazarın kitapta vermek istediği belli bir mesaj yok alsında. Daha çok o günün Rus sosyetesine, Rus zenginlerine, köylü yaşamına, Rusya'nın siyasi ve milli meselelerine bir pencere açmış. Kitabın sonu hüzünlü, insan ister istemez üzülüyor.

imkansız bir aşkın hikayesi, sonu hazin.. Ama birbirlerini bu kadar çabuk ölesiye sevmeleri çok da gerçekçi gelmedi bana.

Yaşar Kemal ağa zulmü altındaki köylerin yaşamını anadolu ve köy kokan bir dille okuyucuya sunuyor.