E-Dergi

Uzun kitaplar ardından sıkılınca okunulacak çerez kitaplardan biri. Gotik Edebiyatın havasının çok da fazla olmadığı genelde aşk ve gizemin ön planda olduğu bir eser. Arka kapakta vurgulanan “muazzam” tadı ben pek alamasamda zaman kaybı olarak değerlendirmiyorum.

Bu yaşıma geldim okuduğum ilk Yaşar Kemal kitabı.
Lise Edebiyat derslerinden öğrendiğimiz 3 Kemal'in(Orhan Kemal, Kemal Tahir, Yaşar Kemal) içlerinde doğayla, köyle en iç içe olanı.
Yaşar Kemal bu destansı romanında edindiği birikimleri halk söyleyişlerini, gelenekleri şiirsel bir üslupla dile getirmiş.
Efsanede asıl anlatılan Gülbahar ile Ahmet'in sevdası olsa da yüreğe daha dokunan zindan bekçisi Memo'nun sevdasıdır.
Eser törelere körü körüne bağlılığın acımasız sonuçlarla beraber mutsuzluk getirdiğini, insanların birlik olduğunda her türlü zulme karşı durabilecek güce sahip olduklarını gözler önüne seriyor.
Hala okumadıysanız tavsiye ederim

Sevgili yazar Latife Tekin'in olağanüstü anlatımıyla tanışmam bu belki de en ünlü kitabı Sevgili Arsız Ölüm ile oldu.
Büyülü gerçekçilik akımında, daha önce farklı yazarların eserlerini severek okumuş biri olarak kitabın ortalarına kadar tam anlamıyla içine girememiş, karakterlere ısınamamıştım. Fakat bir yerden sonra hikaye aktı ve gitti. Hareketli anlatım tarzı ve yalın diliyle köyden kente göçü, modernleşme çabasının getirip götürdüklerini, adet, gelenek ve görenekleri güzelce harmanlanmış. Diyaloglar az olay örgüsü bol.
Size de romanın kahramanlarıyla beraber o olaylarda oradan oraya koşturmak kalıyor.

Kitapta içindeki iki kahramının hikayelerini her ikisinin de kendi sözlerinden dinlemek, farklı ve çok hoş bir çalışma olmuş.Son zamanlarda okumaktan bu denli keyif aldığım bi eser yoktu.

Bu kitap insandaki bencelliği bir kenara bırakıp başkalarına da dokunmalı diyor. İçinde ki her öykü içimizdeki insanlık kırıntılarını sorgulatıp aratıyor...