E-Dergi

Kitabı Agatha Christie polisiyesi tadında değerlendirirsek hata etmiş oluruz. Yazarımız konunun nereye varacağını düşünmeden kitabını yazdığını söylüyor ama emin olduğu tek bir şey var Pablo Picasso. İşin polisiye kısmı Pablo Picasso'yu anlatırken kitaba ritim kazandırmak için tercih edilmiş diye düşünüyorum. Sıkılarak ilerlediğiniz ilk sayfalardan sonra korkutucu denizci ve ünlü dedektifimizin konuya dahil olması kitaba hız kazandırıyor. Kitabın sonu oldu bittiye getirilse de belirttiğim üzere bu eserin ana amacı kusursuz bir polisiye işi çıkarmak değil. Duyguların iyi yansıtıldığı bu hikayede Pablo ve Carmen ilişkisi içinizi yaralayacak tabi bir de Arrow vardı.

Cinsel sapkınlıkları bulunan bir katil, katilden kurtulmayı başarmış hasarlı bir kadın ve soruşturmayı üstlenen, eşinin ölümüyle sarsılmış bir polis... Katil yarım bıraktığı işi tamamlamak için gün sayarken kadınları avlamaya devam ediyor. Ortak acıları bulunan polisimiz ile hedefteki kadının duygusal yaklaşımı ise artık kaçınılmaz. Polisiye-Gerilimin en klasik konusu... Cerrah'ın neden bir adım önde olduğunu anlayabilmeniz için bu klasik konuyu Tess Gerritsen'in kadehinden içmeniz gerekiyor. Bu kadeh, sayfaları çevirdiğiniz an itibariyle damağınızda yoğun bir gerilim tadı bırakacaktır ve her şey net bir şekilde ortadayken nasıl hevesle okuduğunuza siz de şaşıracaksınız. Serinin ikinci kitabı Çırak'ı da okumayı ihmal etmeyin.

Yine okunması şart olan polisiyelerden birisi diyebilirim. Kitabın konusu labirent tadında işlenmiş ve labirentin sonuna geldik dediğiniz an da yeni bir labirente girdiğinizi fark edeceksiniz. Aynı konu farklı karakterler arasında geçişli olarak işlendikten sonra birleştiriliyor. Bu durum sıkılmadan kitabı okumanızı sağlıyor. Caitlin çocukken Kum Saati Katilinden kurtulmayı başarabilmişti. Peki ya şimdi?

Tess Gerritsen'in kitapla ilgili düşüncesine katılıyorum. Bu kitap için mükemmel tanımını yapmak hafif kalır. Kitap kurgusu ve anlatımıyla sizi içerisine alıyor ve tüm duyguları olaylar gerçekmiş gibi hissediyorsunuz. Yazarın ayrı zamanları geçişli bölümler şeklinde yazması bunda büyük etken diye düşünüyorum. Hayat koşuşturması içerisinde aklınız hep kitapta olacak ve okumak için kitaba kavuşmayı bekleyeceksiniz. Süratli çevrilen sayfalarla beraber son sayfaya ulaştığınızda vay be diyeceksiniz. Okunulması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum.

Zevkler farklılık gösterse de en beğendiğim polisiye kitapları arasında ilk 10'a girecek bir kitap olduğunu düşünüyorum. Greta Alfieri karakteri diğer karakterler gibi o kadar iyi anlatılıyor ki aşık olmakla nefret etmek arasında gidip geliyorsunuz. Kurgusu sağlam bir kitap ve okuyacaklar için örnek veremesem de neyin ne olduğunu tam kestiremediğiniz bir kitap olarak karşımıza çıkıyor. Bence okumaktan zevk alacağınız bir kitap diye düşünüyorum.