E-Dergi

siyahların özgürlük uğruna verdiği savaşı bir ailenin üzerinden çok güzel anlatmış yazar. ailenin bu savaş uğruna yaşadıkları üzüntüler, dağılma süreçleri, psikolojileri çok güzel incelenmiş. yazarın beyaz olması romanı gözümde daha bir ilginç kıldı. bu kitap yaşamın din, dil ve ırkının olmadığını bir kez daha kanıtlayan bir kitap

kitap, sarah jio'nun en son yayınlanan kitabı. özellikle kendisini bir yazar olarak sevdiğim için kitabı büyük umutla aldım ancak benim beklentilerimi karşılamadı. diğer kitaplarına hiçbir şekilde benzemiyor. konusu çok şirin olmasına rağmen çok sürükleyici yazamamış. yine de yazarı sevenler için okunması gereken bir kitap çünkü diğer kitaplarından farklı yazılmış.

sarah jio'nun ilk okuduğum kitabıdır. yazımının sadeliği yer yer romantiktiği ve olayın kurgusu beni çok etkilemişti. kitabın sonunu tahmin etmiş olmama rağmen sırf güzel anlatımı için çarçabuk okumuştum. o günden sonra da yazara olan ilgim arttı zaten. bu kitaba uzun yol kitabı desek çok yerinde olur. olayları takip ederken zaman geçiveriyor.

halide edip'in yine ustaca yazılmış bir eseri olduğunu düşünmekteyim. eserin en çok hoşuma giden yanı ise önemli psikolojik çözümlemelere yer vermesi, olaylarla değil daha çok duygu durumlarla ilgilenmesidir. kitabı yazarken kendi içsel tavır tutumundan da vazgeçmemiş bize klasik ancak dolu dolu bir halide edip eseri sunmuş.

ben kitabı 3 günde bitirdim. yazarın dili etkileyici, anlatımı da sürükleyiciydi. hala merak ettiğim tek bir nokta var: sürekli ademin burnuna gelen çöp kokusu gerçekten işçilerin grevde olmasından ötürü çöplerin toplanmamasından mı yoksa adem bir epilepsi hastası mı? bunu yazara bizzat sormak isterdim.