Bir derleme, ya da daha doğru bir tabirle salgın üzerine muhasebeler. Felsefe, antropoloji, tarih, biyoloji gibi alanlarda önemli bilim adamlarının, düşünürlerin, yazarların 2020 yılında yazmış olduğu yazılarının bir toplamı.
Böylesine ölümcül bir tehdit, yazılarla anlaşılabilir mi bilmiyorum ama "Salgının ilk günlerinde hastalığın kendisinden daha hızlı yayılan korona virüs komplo teorileri" (s.105) diyen Josh Gabert-Doyon'un ifadesi, yazılardaki argümanların geçerliliğini benim nezdimde sağlamlaştırmıştır.
Covid-19 Epidemik bir icad mıydı bilemiyorum ama Giorgio Agamben kitabın 15. sayfasında, "mevcut durumdan kazanılabilecek yegâne olumlu şey şu: İnsanlar daha önceki yaşama tarzlarının doğru olup olmadığını kendilerine sormaya başlayabilirler." diyerek, varolan yaşamımızın muhasebesini sorgulatmıştır. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kaos yaratan bu salgında, panikle marketlere saldıran toplumu Slavoj Zizek " panik içinde tepki vermek aslında tehdidi çok da ciddiye almadığımızı gösterir." ( s.20) diyerek, "Sadece haddinden fazla tuvalet kâğıdı satın almanın ne kadar saçma olduğunu ve sanki ölümcül bir salgında tek derdimizin yeterli sayıda tuvalet kağıdı almak olan" paronayak bir toplumsal paniği de ironik bir şekilde eleştirmiştir.
Panagiotis Sotiris, Covid-19 salgınına karşı alınan tedbirleri biyopolitika olarak değerlendirip, zorla aşılamadan, kamusal yasaklara kadar derin bir analiz yapmıştır. Adam Tooze, "herşeyin başı ekonomi" mitinin parçalandığını belirtmiş; Mike Davis, Wuhandan dersler çıkarmış; David Harvey ise Covid 19 günlerinde Anti-Kapitalist siyaseti işlemiştir. Bruno Latour ise bu salgın için kostümlü prova mı diyerek "Sağlık krizinin, bizleri iklim değişimine hazırladığı" ( s.57) tezini sunmuştur.
Burada sayamadığım daha birçok yazar ve yazıları, pandemi ve salgın sürecini anlama yönünde okuyucuya önemli bir ışık tutmuştur. Son olarak şunu söyleyebilirim ki; Rob Wallace'ın dediği gibi "Kazanmamız gereken bir gezegen var. "(s.121)
Kitap bilgilendirici ve keyifle okunacak bir eser.