E-Dergi

İlk kez bir Tahsin Yücel kitabı okuduğumu itiraf ederek başlamak istiyorum. Çok güçlü bir kalem. Tahminimin ve beklentimin üzerinde beni şaşırttığını söyleyebilirim. 2073 yılında İstanbul'da eski solcu bir avukatın ekseninde, insanların bir yandan post modern yaşantılarını sürdürürken, diğer taraftan da gerçek hayattan kopuşlarını, geçmişleri ile güncel kaygıları arasındaki gidiş gelişlerini, ikirciklerini gözler önüne seren, günümüze dair de bir çok benzerlikler ve göndermeler içeren distopik bir eser. Yapımcılar tarafından gözden mi kaçmış bilemedim ama hala dizisinin veya filminin çekilmemiş olması ise gerçekten şaşırtıcı.

Herkesin anlayabileceği sadelikte yazılmış olmasına rağmen ciddi manada ufuk açıcı. Dünya bilim tarihinden ilginç anekdotlarla da bezenmiş harikulade bir kitap.

İlk okuduğum Stanislaw Lem kitabı. Bol miktarda teknik/teknolojik terminoloji ve ayrıntı barındırıyor. Kurgusunu beğendiğimi söyleyebilirim. Gayet akla yatkın ve olması mümkün bir gelecek kurgusu üzerine yazılmış. Anladığım kadarıyla doğrudan Lehçeden (Polonya dili) çevrilmiş. Uzun cümlelerinde bile anlam bütünlüğü hiç bozulmadığı için çeviriyi de başarılı buldum. Bilim kurgu sevenlere tavsiye ederim.

Maksim Gorki'nin otobiyografik üçlemesinin sonuncusu. Tasvirleri güçlü ve inanılmaz doyurucu. Her satırını sakin kafayla odaklanarak içinize sindire sindire yavaşça okumanızı tavsiye ederim.

Çizgi roman severlerin kaçırmaması gereken enfes bir Jim Starlin ürünü. Konu çok özgün, çizimler ve baskı kalitesi de gayet başarılı.