E-Dergi

Henüz birkaç dakika önce bitirdim kitabı ve hala duygusal olarak etkisindeyim. Çok akıcı ve olaylarla dolu bir kitap. Çok kısa zamanda bitirdim. Kurgunun, betimlemelerin, duygunun aktarılışının mükemmel olduğunu düşünmekle birlikte kitabın benim gözümde tek eksisi eski kelimelerin varlığı ve sözlükten kontrol etmek zorunda kalmam

Kitapta her yerin altını çizmek istedim, çok yerde duygularıma tercüman olmuş ve toplumsal gerçekliklere ilgili düşüncelerimi çok güzel dile getiren bir kitap ortaya çıkarmış Aylin Balboa. Bayıldım açıkçası.

Suc ve Ceza, Yeraltindan Notlar, Oteki ve Netocka Nezvanova`dan sonra okudugum 5.kitabi. Mektuplasma seklinde oldugunu bilmeden aldim. Oyle oldugunu gorunce biraz hayal kirikligina ugradim ama yine de kotu bir eser diyemem. Dostoyevski`nin yarattigi karakterlere bayiliyorum. Bu kitapta da sonlara dogru Makar Devuskin`in mektuplarinda anlattigi hislere oyle yakin hissettim ki kendimi, kitaba karsi olan hislerimi degistirdi.

Sevdiği yazarın gittiği kafelere giderek, geçtiği sokakları adımlayarak kendini ona yakın hissetmenin verdiği hissi paylaşıyor. Hep bir gidiş var kitapta. Okuyalı biraz oldu, ama çok da fazla etkilenememiştim bu kitaptan.

Kitabın ilk yarısında bu kitabın ödül almasına şaşırdığım, ikinci yarısından itibaren aldığı tüm ödülleri hak ettiğini düşündüğüm eser. Çok beğendim.