Toplam yorum: 3.075.624
Bu ayki yorum: 2.500

E-Dergi

eryılmaz Tarafından Yapılan Yorumlar

14.10.2018

Yahya Kemal'in Kültür şemsiyesi altında toplandığını belirttiği milli, millet,felsefe,inanç, ibadet,estetik vb. konuların din ile ilişkilerinin anlatıldığı güzel bir kitap.
Bir sohbeti sırasında “Her milletin bir dini ve itikadı var. Ben Türk ve Müslüman olarak doğdum. Türk milletinin dinine ve itikadına sahibim.” Diyen Yahya Kemal ; Allaha ve Peygambere Türk milletinin inandığı gibi inandığını belirtir. Türk kültürünün İslamiyet’le uyum sağladığını hatta kaynaştığını “Türk Müslümanlığı” kavramına ulaştığını savunur. Dinin evrenselliği içerisinde kişilerin anlayış ve yaşayış değişkenliği içerisinde Türk Müslümanlığı kavramı değerlendirilebilir. O ki kaynağını Kuran dan alan Türk milletinin karakteristik yapısına ve yaşama biçimine uyan anlayışın adıdır. Her milletin anlayışı ve yaşayışının farklı olmasını milli oluşuna göre açıklar.14.10.2018 Aksaray
30.09.2018

Sert, kuralcı ama bir o kadar da yapıcı Paşababa ile refikası müşfik, bilge, yardımsever Büyükannenin etrafında gelişen, ulaşılması zor hatta imkânsız iyilikler ülkesinin romanı.(anı kitabı)
Emekli General Paşababa ve Büyükannenin birlikte kurdukları bir çiftlik etrafında yaşayan insanların iyilik güzellik hasletleri ile hasret dolu masalımsı bir hayat. Zor ama neden olmasın?
24.09.2018

Sunuş ve yayıncının açıklamasında da belirtildiği gibi henüz tamamlanmamış bir kitaba nasıl bir (olumsuz) yorum yapılabilir ki. Adı üstünde henüz bitirilememiş.Ne yalan söyleyeyim, iki defa okudum, çocuğun emdiği keçi boynuzundaki tadı alamadım.
Kitaptan bende kalanlar; birkaç beylik sözün yanısıra, biraz Cezayir’i gördüm Fransa’nın güdümünde değişik ırk ve inançlardan insanların bir aradayken ayrı ayrı yaşadığı. Savaşın yürekleri nasıl soldurduğunu ve katılaştırdığını gördüm.
Bir anne vardı gördüğüm az konuşan, çok çalışan. Yıllar sonra oğlunu babasının mezarını bulmaya yönlendiren. Babasının mezarını bulduğunda hayrete düşen oğul (Jasgue) vardı. Oğul kırk yaşında, baba yirmi dokuz yaşında! Nasıl hayrete düşülmez ki?
Bir eğitimci olarak bu kitabın bendeki en büyük izi, ilkokul (sınıf) öğretmeni Mösyö Germain’in, sınıfında başarılı bulduğu dört fakir öğrenciyi Liseye burslu göndermek için göstermiş olduğu çabalardır. Ne mutlu öyle öğretmenlere… 24.09.2018
19.09.2018

Şeyh Galib’in şahsında Hüsnü Aşk’ın anlatıldığı ve yine çağdaşları sayılan İsmail DEDE Efendi, hattat Rakım Efendi ve günahıyla sevabıyla Halet Efendinin de hayatından kesitlerin AYVAZOĞLU üslubuyla sunulduğu güzel bir biyografi kitabı.
Ağırlıklı olarak Galib’in, hayatı, Divan şiiri içerisinde yeri ve etkilerinde anlatıldığı kitapta Ondan sonra yetişen edebiyat sanatçıları içinde Galip’ten ve onun güzel eseri “Hüsnü Aşk’tan” etkilenmeyen yok gibi. Böyle olunca da Hüsnü Aşk’ı okumak (okumaya çalışmak) farz oldu. 19.09.2018 Aksaray
15.09.2018

Peygamber Efendimiz zamanında oluşan eksiklikleri ayetlerle açıklanarak aşılırken, Onun ölümü sonrasında halifelik seçiminde bu işlerin ortaya çıktığını, üçüncü halife Hz. Osman’ın şehit edilmesi, Sıffın ve Cemel savaşlarında ölen ve öldürülenlerin durumu sonrasında, çok sayıda mezhebin ortaya çıktığını görüyoruz. Aynı dine inanan insanların, sırf hedefe öyle varılmaz böyle gidilir diye birbirlerini öldürdüklerini de görüyoruz.
Abbasiler ve Büyük Selçuklularda Sünni Hanefi mezhebinin merkezi otorite tarafından desteklendiğini, Sünnilerin az bulunduğu veya bulunmadığı yerleşim bölgelerinde, Sünni Hanefi mezhebini yaygınlaştırmak adına buralarda medreseler açıldığını, önemli mevkilere getirilecek kişilerin seçiminde Hanefi mezhebinden yana tavır konduğunu görüyoruz