Toplam yorum: 3.075.624
Bu ayki yorum: 2.500

E-Dergi

smnk Tarafından Yapılan Yorumlar

29.10.2015

Abdullah Ağar teğmen olarak 3. günde kendisini dağdan buluşundan kuzey ırakta yaralanıp dönüşü ve özel kuvvetlere tayini sürecine kadar olup bitenleri anlatıyor. Aslında konu kuzey ırak operasyonu gibi ama arada sürekli öncesinde yaşanılan olaylara değinilmesi konuyu genişletiyor. Kesinlikle çok faydalı bir kitap en azından orada askerin hangi şartlarda görev yaptığını, askerin insanlardan - halktan- ne beklediğini anlamakta çok faydalı olacak bir kitap. Abdullah Ağar ın Toptak Mehmete Susamışsa, Baskın ve bu kitabını okudum. Şu an 3 kitapta da anlatılanlar birbirine girmiş durumda. Bu kitapta kuzey ırakta yaralandığı tepeyi alışları ve yaranlanması ve yaralı halde hastaneye kadar ki kısım Toptak Mehmete Susamışsa kitabında da anlatılıyor. Hangi kitabında neyi anlattığını ayırt etmekte zorlanıyorum şu an.
29.10.2015

Kitabın yazılma sebebi Osman Pamukoğlu nun çocukluğunda kuş avlıyor olması ve kitapta yazılan kuşların da avladığı kuşlar arasında olduğu olabilir, bu açıdan kendisi açısından farklı bir anlam taşıyor olabilir. Ya da bambaşka bir sebeple yazılmış olabilir bilemiyorum. Kısa hemencecik okunup bitirilebilecek bir kitap. Kitabı kategorize etmek bana gerçekten zor geldi açıkçası. Belkgi etrafına baktığında kuş görebilen insanlar için ayrıca bir faydası olabilir.
29.10.2015

Osman Pamukoğlu ile yapılan röportajlardan oluşuyor. Ülkenin içerisinde bulunduğu terör, siyasi, ekonomik vb. durumlar ve kendi çözüm önerileri yer alıyor.
29.10.2015

Bir şehrin işgale direnişi, aylarca süren mücadele, kararlılık, kahramanlıklar ve açlığa yenik düşmek. Yapılan anma törenlerini anlamlandırmak için bilinmesi gereken tarih. Bir de orada burada biz aslında savunmadık onlar çekildi gibi saçam sapan konuşanlara cevap niteliğinde.
16.10.2015

Henüz bitiremedim parça parça okuyorum. Soruşturma tutanaklarından ya da ifadelerden yapılan alıntılar insanı yoruyor biraz. Bunun yazarla felan da alakası yok bence. Saçma sapan ifade tutanakları var. Polis sormuş ne üdüğü belirsizin birine o şunun adamıdır demiş ama ne yapmışlar vb herhangi bir soran da yok anlatan da yok. Anlamsız diyaloglar sanki. Erdal Sarızeybek bu kitabı savunma psikolojisiyle yazmış keşke olaya biraz daha yukarıdan bakarak kaleme alsaydı, o zaman çok daha faydalı olurdu. Tabi bu durum bu süreçte bu isanların ne kadar psikolojik baskı altına alındığını da gösteriyor. Kaldıki Erdal Sarızeybek içeri felan da alınmadı 2 ya da 3 kez ifadesine başvurulmuş, artık içeri alınanların durumunu siz düşünün. İnsanlar ve kurumlar böyle yıpranıyor. Dün olayın savcısı olanlar bugün "kandırıldık" diye sağda solda ağlıyor, tabi yersen