E-Dergi

Oldukça sıradan bilim hikayeleri var. adını hiç hak etmeyen bir eser. Hele kitabın ilk bir iki hikayesi İspanyol yağmacıların Amerika yerlilerini sömürmesini anlatıyor. Bu iğrenç sömürü hiyelerinin bilimin güzel tarihi içindeki yeri nedir acaba? Sonuç olarak oldukça yetersiz, hayal kırıklığı bir eser.

20. yüzyılı en güzel aşk romanıdır, bu kitap. sürrealist anlatım en güzel şekliyle verilmiştir. Boris Vian'ın hüzünlü ve karamsar hayatıyla paralel akan ve sonunda insanın kolunun kanadının kırıldığı muhteşem bir anlatım sizi bekler.

Üstün Dökmen önemli bir bilim adamı ve akademisyen ama bu kitabı gerçekten oldukça kötü olmuş. Bu kez Üstün hoca okurlarını ladeslemiş. Bence yayınlanmayacak kadar kötü olmuş bir eser. Herhangi bir programının konuşmaları gibi olmuş.

Kitap üzerine çok fazla söyleyebileceğimiz bir şey yok. En önemli felsefe klasiklerinden biri. Aşağı yukarı herkesin okuması gereken bir kitap. Ama baskısı hakkında birşeyler söylebiliriz. Kitabın içinde bir sürü kelime yanlışı, harf eksikliği vs. var. Bunların düzeltilmesi gerek. Onun dışında mutlaka okunması gerekenlerden.

Kitap Alman romantizmini yine romantik bir anlatımla kaleme almış. İnsanı yormayan, tersine rahatlatan bir bir uslüb takınmış. Ayrıca kitabın baskısının kalitesini de insanı okumaya sevk eden artı bir unsur olarak görebiliriz. Ancak dikkat etmemiz gereken bir nokta var. O da kitabın bir felsefe yada biyografiden çok edebi bir yön taşıması. Yani kitap romantik filozofların felsefe içindeki yerinden bahsetmiyor. Daha çok onların dünüş ve duyuşlarını hayatları ve eserleri ile harmanlayarak oldukça edebi bir uslubla anlatılıyor.