Öyle bir kitap ki;insan yorum yazmaya çalışırken bile sözcüklerinden utanıyor.Eksik kalacağından;ne yazsa hakkında,yine yazılanın-yazanın hakkını veremeyeceğinden.
Ahmet...Ağrı Dağı'nın yiğidi Ahmet,dağlı Ahmet...Kır yağız bir at kapısına gelip duruyor bi gün.Bütün heybetiyle.Kimi hayır diyor,kimi şer.İşte Ahmet'in kapısına,bu atın gelip durmasıyla başlıyor herşey.Mahmut Han'a,kızı Gülbahar'a kadar uzanıyor Ağrı Dağı'nın yeli.Sevda mı yok,emek mi yok,hırs mı yok,kötülük mü yok,birlikten doğan güç mü yok,ihanet mi yok,bütün duygular selama duruyor kitapta.Yaşar KEMAL'in kaleminin ucunda...
İnsan kitabı açtığı andan sonra kendi gerçekliğiyle bağlantısı kopuyor sanki.Yaşar KEMAL'in muhteşem anlatımı tatlı bir esarete dönüşüyor.Abidin Dino'nun çizimleri sayfalar arasında o masalı parmaklarına değdiriyor sanki okuyanın.Son,hele o son!Doyamadım.Şu an bile etkisindeyim.Mutlulukla ve içimden gele gele,sine sine tavsiye ederim...