E-Dergi

İranlı şair ve bilim adamı. Matematik ve Astronomi ile ilgilenmiş (özellikle matematik) alanında bir çok eser vermiştir. Şiirlerinde işlediği konular bakımından ona "aşkın ve şarabın şairi" denilebilir. Gerisini Hayyam'dan dinleyin: Ben olmayınca bu güller, kızıl dudaklı güzeller / Bu güzel kokulu şaraplar yoktur / Ben düşündüğüm sürece vardır dünya / İnsan için önemli ve gerçek olan düşünmektir.

Yazarın okuduklarım arasında (5 - 6 eserini okudum) en iyisiydi. Onu depresyonlu günlerinizde dinlemek hoş gelebilir, ancak açık ve bilgiye aç bir bilinç için, onu okumak vakit kaybından başka bir şey değil. (Tabii bir kaç saatlik vakit kaybının kimseye zararının olmayacağı kanısındayım)

Büyük bir deha sonucu ortaya çıkmış bu eseri bir kerecik bile okumamışsanız, siz Nazım'ın ne siyasi tavrını ne de edebiyatını tam olarak biliyorsunuz. Hayatınızın son gününü yasıyor olsanız bile, bu eseri okumalısınız. "Abartıyor muyum? Belki (ama biraz)"

Nazım'a övgü dolu sözler yazmaya herhalde gerek yoktur, onu en az benim kadar tanıyorsunuz. Eseri değerlendirecek olursak: Nazım'ın ne olacaginin sinyallerini veren bu kitabınd a (zaten daha sonra da hayran kalacağımız) eserlerinden bölümler, güçlü şiirler ve (o'nun şiirinden eksik olmayan) egemen güclere bir karşı duruş bulacaksınız.

Bukowski'den hoslanabilmek icin onun gibi yasiyor olmaniz gerekiyor (en azından onunki gibi bir yasami arzu ediyor olmanız) aksi halde gereksiz detaylar sizi cileden cıkarabilir. Yazarın bu kitabında da üstün deha örnekleri göremeyeceksiniz. Ancak bir okur olarak, bu şahsın en azından bir kitabını okumanızı tavsiye ederim..