Ziya Nur Aksun’un altı ciltlik Osmanlı tarihini bitirmiş bulunuyorum.Bu altı cilt bayağı bir zamanımı aldı diyebilirim.Dile kolay üç bin sayfadan bahsediyoruz.
Osmanlı tarihçilerini iki grupta ele alırsak eğer;Ziya Nur beyi ikinci grupta mütala etmek gerekir.Bana göre iki çeşit Osmanlı tarihçisi vardır.Birincisi;II. Mahmut ve ondan sonraki dönemi yücelten ve her ne olursa olsun tevil yoluna giden tarihçiler.Mesela Yılmaz ÖZTUNA gibi;ikincisi ise II. Mahmut ve sonraki dönemi kısmen de olsa yerin dibine sokan tarihçiler;Ziya Nur vb… İşte Ziya Nur bey bu anlamda ikinci gruptandır.
İkinci grup her zaman daha muhafazakar,İslami hassasiyetleri daha yüksek olan gruptur.Birinci grupta ise kafatasçılığına yakın bir milliyetçilik anlayışı göze çarpar.
Ziya Nur bey de İslami hassasiyetlerin oldukça gelişmiş olduğunu görüyoruz.Muhafazakar bir yapıya sahip olduğu içinde Osmanlıyı tenkit etmekten kaçındığını veya bunun seviyesini çok iyi ayarladığı dikkat çekiyor.Aslında Ziya Nur bey için Osmanlı mutaassıbı demeyi uygun görmekteyim.Fakat tarihçilik objektif olmayı gerektirir,tarihçilikte mutaassıblığa asla yer yoktur.Bundan dolayıdır ki;bu altı ciltlik eseri okurken bu hususu göz ardı etmemek lazımdır.
Yazar Osmanlı tarihini en başından almaktadır.Genel bir Osmanlı tarihi olduğu için bu zaten zorunludur.Bütün genel Osmanlı tarihleri de bu şekilde yazılır.Yine piyasada ki Osmanlı tarihleri gibi II. Mahmut ve ondan sonra ki dönem daha çok yer tutmaktadır.
Yazarımız 1976 senesinde bir felç geçirdiği için kitabını tamamlayamamıştır.Mehmet Reşat döneminin belli bir yerine kadar gelmiş ve felç dolayısıyla artık devam edememiştir.Tarihin geri kalan bölümünü çok kısa bir şekilde eski yazılarından faydalanarak tamamlamışlardır.
Kitapta elbette faydalanacak bir çok bilgi mevcuttur.Fakat kitap akademik bir üslupla yazılmamıştır.Daha çok Osmanlı kronikleri kullanılmıştır.Aslında kitap içinde kaynaklara da bir atıfta bulunulmamaktadır.Dipnot ise hemen yok gibidir.Tabi buda verilen bilgileri teyit açısından zorluklar doğurmaktadır.Kitapta herhangi bir edebi üsluptan da bahsedemeyiz,yani sıkıcı bir anlatım tarzı vardır.
Kitabın en sonuna ise bazı ekler konmuştur.Mesela Said Halim paşa ve eserleri hakkında ve yine fıkıh mezhepleri,vahhabilik,prens Sabahattin ile ilgili bazı ekler.
Kitap;kağıt,baskı ve cilt olarak oldukça kalitelidir diyebilirim.