E-Dergi

Yasin Beğ, genç ve yetenekli bir ilahiyatçı-felsefeci. Çalışmaları gayet işlevsel... Ancak üslubundaki kekrelik çalışmalarının okunurluğunu biraz güçleştiriyor. Halbuki seneler önce yazdığı kimi butik makalelerindeki üslubunun okunurluğu daha kolaydı. Yahya Kemal ve Yakup Kadri metinleri hepimize iyi gelecek gibi.

Dücan Cündioğlu ve Yusuf Turan Günaydın'ın hazırladığı, yazdığı yapıtlar alınır, okunur.

Kitabı sosyal medyada çokça paylaşılınca fark ettim. Tehalükle de satın aldım. Ancak kitaba bakıldığında yapılan reklamla içerik arasında epey makas farkı olduğunu gördüm. Ayrıntılı eleştiri yapmak buradan hem mümkün hem de doğru değil. Ancak yine de dikkatimi çeken bazı noktalar var.
-Yazarın anadilinin Türkçe olmadığını düşünüyorum. Yani Türkçenin tadı ve kokusu bu kitapta yok. Mesela uygunsuz tabiri kekre bir ifade.
-Çalışmada Türk'e dair takıntıları yer yer kendini ima ediyor.
-Kitapta postmodernizm güzellemesi dikkat çekiyor.
-Eserde özellikle sona doğru buram buram çeviri kokuyor. Yani çok özgün bir eser olduğu söylenemez.
Peki çalışmanın hiç mi olumlu yanı yok. Tabi var. Öğrencilere yol göstermeklik, yer yer cümle kurguları bulanıklaşsa da basit anlatım, doğru düşünmenin ilkeleri vs. Çalışma özünde sıkı bir eleştiriyi hak ediyor. Umarım bu yapılır.

Bay Azimli’nin kitabı bazı açılardan önemli, şöyleki: bir eleştirel alternatif tarih / siyer çalışmasının nasıl olamayacağını genç ilim meraklılarına göstermesidir. Ayrıca kitap usul, yorum ve yordam bakımından hem anakronik hem de trajikomiktir. Bu yönüyle pedagojik ve metodolojik bir negatif örnek değeri taşır. Kendilerine teşekkür etmeliyiz.

Çok seviyeli, akli ve ilmi bir eleştiri ortaya çıkmış. Kesinlikle istifade edilmeli. Ayrıca Türkiye’nin pek alışık olmadığı eleştiri kültürünün güzel ve başarılı örneği. Tebrikler.