Toplam yorum: 3.075.624
Bu ayki yorum: 2.500

E-Dergi

Engin Sağlam Tarafından Yapılan Yorumlar

14.01.2023

Benim için Guardiola'lı FC Barcelona dönemi gelmiş, geçmiş ve gelebilecek en iyi ve en büyük futbol takımıdır. Tüm oyuncular buna kaleci de dahil ayağa pas yaparak tüm futbol severlere futbolun keyfini yaşattılar doksan dakika boyunca oyun felsefeleri hep aynıydı o dönem Barcelona'yı sadece tek bir şekilde mağlup edebilirdiniz o da takım da konsantrasyon eksikliği varsa. Muhteşem takımın ve muhteşem oyunun felsefesinin mimarı Johan Cruyff'dur A takımı ve alt yapıları tek bir oyun planı üzerine kurmuştur ve bu sayede Messi, İniesta, Xavi, Puyol, Piquè gibi yıldızlar aynı oyun felsefesi ile eğitilmişlerdi bunun üzerine Guardiola'da aynı temelden geldiği için bu birleşimden mucize bir takım çıktı. Kitapta o döneme ait yöneticiler ve futbolcuların hikâyelerini bulacaksınız.
Şahsi fikrim FC Barcelona oyun felsefesi ile futbol da "Orta çağı kapatıp yeni çağı" açmıştır.
27.09.2022

Küresel şirketler ürettikleri ürünlerle hepimizin yaşamında bir şekilde yer alıyorlar bu ürünler içinde otomotiv, teknoloji, enerji, iletişim, ilaç ve gıda başlıcalarıdır. Peki bu şirketlerin amaçları nedir? İnsanlığa faydalı olmak mı yoksa kâr amacı güderek şirketler arasında "büyük, daha büyük" olmak mı. Bu dev şirketler belirledikleri politikalarla dünya ekonomisini yönetiyorlar hatta birçoğu çok yüksek olan gelirleri sebebiyle neredeyse devletler iflas etse bile bu şirketler iflas etmeyecek kadar güçlüydü. Hepsinin bir kuruluş hikâyesi vardı bazılarımız buna şans bazılarımız ise kader diyebiliriz sonuç olarak bir şekilde başarılı oldular.
23.09.2022

Kapukulu ocaklarının Osmanlı Devleti için ne kadar mühim olduklarını çıkılan seferler ve yapılan savaşlardan anlayabiliyoruz bu ocaklar belli bir nizam içinde uzun yıllar devlete hizmet etmişlerdir. Zamanla ocağın nizamı bozulunca faydadan çok zararları olmuştur. Öyle ki Kapukulu suvarileri ve yeniçeri ocağı arasında hep bir çekişme olmuş ayrıca bu iki ocak isyanlara da sebebiyet vermiştir. Cebeci, Topçu, Top Arabacıları, Humbaracı, Lağımcı Ocakları ve Kapukulu Suvarilerinin görevleri, bu ocakların kuruluşu, ocaklara kimlerin alındığı hakkındaki bilgilere ulaşacaksınız.
Ayrıca son bölümde Osmanlı ordusunun harp nizamı ilgili olarak hilal şeklindeki muharebe, akıncılar, merkez ordusu, yeniçeri ve topçuların yerleşimleri de mevcuttur. Son olarak Kapukulu Ocaklarına ait resim ve belgeler bulunmaktadır.
18.09.2022

Osmanlı Devleti tarihine bakacak olursak kuruluş ve teşkilatlanma yapılarının din, kültür ve gelenekler üzerine inşa edildiğini görmekteyiz bu önemle çadırdan çıkıp altı asır boyunca ayakta kalan bir devlete dönüşmüşlerdir. O zaman ki düzende İslam adına birçok savaşlar yapılmıştır bu savaşlar için de ordu kurmak lazım geliyordu bu sebeple devşirme denen yöntem ve esirlerden oluşan bir ordu kurmuşlardır. Sonrasında acemi ocağı ve yeniçeri ocağı sistemi kurulmuştur.
Acemi ocağının kuruluşu, esirlerden acemi oğlan alınması, devşirme kanununun nasıl uygulandığı ve acemi ocağının hizmetlerinin nasıl oluştuğunu ayrıca Yeniçeri ocağının kuruluşu, ocağın bektaşilikle olan ilgisi, ocağa nasıl geçilir kimler alınırdı son olarak yeniçeri teşkilatının hangi sebeplerden bozulduğu ve yeniçerilerin son ayaklanması olan vak'a-i hayriyye olayı hakkında bilgilere ulaşacaksınız.
Özellikle Osmanlı tarihi okuyucuları bu değerli kitaba sahip olmalıdırlar. İçeriğinde detaylı ince bilgiler mevcuttur.
01.09.2022

Tarihin en eski şehirlerinden olan Kudüs, üç semavi din için kutsal sayılmaktadır. Şehiri önemli kılan ona atfedilen kutsiyet, kutsal yapılar ver yerlerdir. Özellikle Haçlılar ve Müslümanlar arasında din savaşları diyebileceğimiz büyük mücadelelere sahne olmuştur. Osmanlılar öncesi ve sonrası Kudüs tarihi hiç şüphesiz hep önemli olmuş ve çekişmeler yaşanmıştır. Kudüs'te etnik yapılanmanın zengin olduğu aşikârdır üç dinin de cemaatleri kendi belirledikleri bölgelerde yaşamaktadırlar. Rum'lar, Latin'ler, Ermeni'ler, Protestan'lar ve diğer Hristiyan cemaatlerin dini yapı ve yerler üzerinde ne gibi anlaşmazlıklar yaşadıklarını Osmanlı devletinin aracılık yaparak orta bir yol bulma çabaları ve de II. Abdülhamid dönemindeki Kudüs'teki Hristiyanların imar faaliyetleri ayrıca Avrupa'lı devletlerin mezhepleri kullanarak ne gibi siyasi oyunlara başvurduklarını bir solukta okuyacaksınız. Kitapta bazı bölümlerde aynı konular tekrar edilmiş olsa da yine de okumaya değer.