E-Dergi

Yazıldığı dönem itibari ile tamamiyle bir din adamı ve manastır eleştirisi diyebileceğiniz eser olur kendisi. Kimi zaman içinizi sarsan kısımları olan ve bir rahibenin manastırdaki yaşam öyküsünü anlatan eser. Manastırların insanların en güvenli yer olduklarını düşünen insanlara karşı onları yeren yazar Diderot. Hıristiyanlar o zamandan görmüş böyle yerlerin aslında en güvenilmez yerler olduğunu.

Natüralizm akımının temsilcilerinden Zola'dan enfes ve keyifli bir başyapıt. Bazı yerlerinde insanın kanı donuyor, ki bu da natüralizm etkisi. Steinbeck'in "bitmeyen kavga"sı ile benzer yönleri de olan bu eser okunması gerekenlerden.

okurken içinizi donduracak buz gibi bir öykü kitabı.

Moll Flanders ingiliz edebiyatının ilk roman örneklerindendir. Ana karakterimiz Moll'un bebeklikten başlayan yaklaşık 70'li yaşlara kadar süren hayat macerasını görüyoruz. Moll aynı zamanda dönemin öngörmediği bir kadındır çünkü bir çok günaha bulaşır, ensest ilişki, hırsızlık ve niceleri. Fakat romanın sonunda bu kötü olaylar Moll'u tövbe etmeye iter. Aslında mürebbiyem dediği kadın da çok büyük rol oynar hikayenin ilerlemesinde ve tövbe etmesinde, onun hikayesi de gayet ilginçtir. Romanın başında fahişe, ortasında hırsız ve sonunda tövbekar bir karakter ve onun yaşamını görürüz.

Thomas Hardy nin pesimist görüşü sıkabilir fakat roman gayet akıcı ve çok depresif bir olay örgüsüne sahip