Toplam yorum: 3.077.321
Bu ayki yorum: 4.200

E-Dergi

kitapyurdu.com Tarafından Yapılan Yorumlar

08.08.2010

Disiplinlerarası bir çalışma alanı ve araştırma yöntemi olarak sözlü tarih ülkemizde üzerinde az çalışılmış olmasına rağmen potansiyel olarak verimli bir alan olma özelliğini korumakta. Mustafa Armağan'ın 'Türkçe Ezan ve Menderes' kitabı ezanın din dilinde okunmasının yasaklandığı 1932'den öncesinden başlatıyor. 1932'ye kadar oluşturulan atmosfer hakkında sunulan yazılı belgelere ek olarak kitaba katkı sağlayan halen hayatta olan bireylerin ya da onlarla bir şekilde irtibatta bulunmuş olan sonraki nesillerin o yıllara ait anılarına ya da aktarımlarına dayalı anlatımları aracılığıyla hem okurlar birebir hadiseleri zihinlerinde canlandırma imkanını bulurken hem de o yıllara ait bir arşiv meydana getirilmiş olmakta. Türkiye'nin sancılı demokratikleşme sürecinin örneklerinden birini popüler tarih açısından okurlar bu kitapta bulabileceklerdir.
01.08.2010

Cem Küçük ve Münir Üstün editörlüğünde yayımlanan 'Resmi Tarih Yalanları' 11 yazarın eserinden derlenerek oluşturulmuş bir kitap. 11 yazardan 6'sının eseri Karizma dergisinin Ocak-Mart 2006 sayısından, 2'sininki başka kaynaklardan iktibas edilirken 3 yazarın eseri bu kitapta ilk defa okurlarla buluşuyor. Yazarların ele aldıkları resmi tarih eleştirileri popüler tarihten akademik perspektife kadar geniş bir yelpaze sunuyor. Kitapta resmi tarih eleştirisi sunanlardan biri olan Ahmet Sait Akçay, Jale Parla'nın şahsında resmi tarihin izinden gidenlere 'Batılı olmak nasıl bir özdür?' sorusunu yöneltiyor ve resmi tarih açısından bu soruya 'Batıyı ilerlemenin bir aşaması varsayan[lara göre] batı-dışılık (yani bir nevi doğulu olmak) kötülüğün, despotluğun bir simgesi[dir]' cevabının verildiğini ortaya koyuyor. Kitabın adı okurda resmi tarih söyleminin somut örneklerinin baştan sona sıralandığı bir esermiş algısını oluşturuyor; ancak böyle olmadığını belirtmemiz gerekir.
28.07.2010

Ali Çimen 20. yüzyıl insanlık tarihi sahnesinde boy göstermiş olan 15 diktatörü, birbirine hem benzeyen hem de ayrışan yönleriyle ağır bir dil kullanmadan popüler tarih açısından ele alıyor. Akış hızı kitap kurtlarının bilgiye olan açlıklarını kısa da olsa kesecek gibi gözükse de hacimce belki de biraz daha ayrıntıya yer verilse iyi olurdu. Bu arada yararlanılan kaynaklar ana olarak İngilizce mahreçli olsa gerek Fransızca kökenli ünvanlar bile İngilizce olarak verilmiş. Bu arada, Timaş'ın kitabın hem imla hem de dilbilgisi açısından teknik sağlamlığa kavuşturulması için biraz daha redaksiyona eğilmesinin faydalı olacağını düşünüyoruz.
17.07.2010

Burak Turna, Metal Fırtına serisinin bu beşinci kitabındaki olay kurgusunu Metal Fırtına-4'e göre biraz daha hızlandırmış görünüyor. Dikkatli okurlara can sıkıcı gelebilecek tashih hataları (Alman Paraşüt Avcı Komandolarının a umlaut kullanılmamış Almanca özgün hali Fallschirmjaeger olsa gerek) ile serinin Gizli Güç kitabında olduğu gibi gerekli olan yerlerde betimlemeye fazla girilmemesi (gemideki Gri Takım'ın yarısından fazlasının nasıl şehit olduğu biraz daha ayrıntılandırılabilirdi) bir yana bırakılırsa Wilhelm Wassmuss gibi Alman Lawrence'si olarak bilinen bir diplomatın izdüşümünü kitabın politik kurgusunda Türk-Alman yakınlaşması olarak karşımıza çıkması oldukça ilginç. Karanlık Savaş'ın sonuyla ilgili olarak nükleer patlamadan Gökhan ve Mert'in denizin altında kalarak nasıl kurtulacağı ve sandığın akıbeti biz okurları serinin altıncı kitabında bekliyor olsa gerek.
29.03.2010

İstiklal Savaşı döneminde üç kez Anadolu'ya gelen Fransız gazeteci bayan Berthe Georges Gaulis (1870-1950) cephe ve cephe gerisindeki incelemelerini Avrupa gazetelerine yazdığı makaleler ve neşrettiği kitaplarla duyurarak İstiklal Savaşı döneminde önemli bir destekte bulunmuştur. Kitaptaki İngiliz ve Yunan yıkıcı faaliyetlerinin çarpıcı tasviri Türk-Fransız ilişkilerinin artmasını sağladığı muhakkak. Türk milliyetçiliğinin karakteri hakkında da fikirlerini okuyabileceğiniz kitap.