E-Dergi

Klasik severlerin ıskalaması gereken bir eser.

Samimi, arkadaş sohbeti tadındaki eser; aynı günlerde benzer sıkıntıları yaşamış ve o günlerin anısıyla bu gün bile hâlâ içi burkulan bana çok iyi geldi.

Göz gözü görmez diye tarif edilen alacakaranlıkta etrafı algılamaya çalışmak lakin hiç bir şey görememek,sonra sonra o zifiri karanlığa alışmak, görüş ve algılayış kazanmak yavaş yavaş. "Karanlığın Yüreği" ni okumak iste tam da böyle bir deneyimdi benim için. Başlarda zorlayan, sonrasında gizemli bir bilinmezlik sunan ve sonra alışılan, zor ama okunmaya değer bir kitap.

" İnsancıklar" üstadın diğer eserleri ile mukayese edilemese de, okunmaya ve tavsiye edilmeye fazlasıyla değer.

Asırlar önce yazılmış eserin, günüzmüzde neden hâlâ el üstünde tutulduğunu ancak satırlarında kaybolarak keşfettim.
Hacip'in aşağıdaki:
"Yaşam hepsi hepsi üç gündür
Onun da ötesi gece düşüdür

Birisi yarındır, biri geçti dün
Yarına çıkar mı acaba bu gün"

Beyitlerindeki gibi tıpkı; her insanın kulağına küpe olacak tespit ve nasihatleri ile hazine niteliğinde bir eser.