20.asrın en büyük Türk romancısı olan Kırgız asıllı Cengiz Aytmatov'un bu lirik romanı sembolik anlatımın şaheserleri arasında yer alması gereken bir eser. Konu olarak Tanrı dağları eteğindeki Issık-Göl kenarında yaşayan bir çocuğun hayalleri fonunda Ergenekon destanını işliyor. Romanda anlatıcı rolündeki olumlu karakter Mümin Dede torununa tarihi yapan gerçekleri anlatıyor.
Kitabdaki kahramanların isimleri bile bu sembolizmin niteliğini ele veriyor. Ancak mütercimlerin bu sembolizmin anlaşılmasını kolaylaştıracak ipuçlarını okura vermemesi üzüntü verici.En azından dipnotlar ile , çevirenin notu şeklinde buna işaret edilebilirdi.
Konunun daha iyi anlaşılabilmesi için iki örnek vereyim:
Kitabın bilge dedesi olan "iyi"kahramanı"
MÜMİN DEDE -mütercim bunu Momun Dede diye almış,belki Rusca neşrinde de böyledir-.
Kitabın Kötü adamı: ORUSKUL(Rusun kölesi) -mütercim bunu da Orazkul diye almış.-
Yazarın bu kitabı Sovyet Rus imparatorluğunun en saldırgan döneminde yazdığı hatırlanırsa Ergenekon destanını anlattığı eserde neden sembolik bir anlatım yolunu seçtiği anlaşılabilir.
Türk tarihinin bilincine bir Kırgız soydaşının kalemiyle ermek isteyen her yaşdan Türk insanının özellikle de gençlerin tekrar tekrar okuması gereken bir eser.