E-Dergi

Fahrenheit 451, buradan çok uygun fiyatla TEM’in edebildiğim ve merak ettiğim bi’ kitaptı. Gerçi sonradan film uyarlaması olduğunu da öğrendim fakat adı üzerinde uyarlama... Hiç biri aslını dört dörtlük yaşatmaz. Önceleri sizi gayet güzel betimlemeler karşılıyor, ana hikayeden çok kopmadan dozunda betimlemeler fakat betimlenin biraz alıştığımızdan fazla olduğunu düşündürdü. Tabi, Amerikalı yazarların çokça başvurdukları bi’ tarzdır bu. O nedenle bunu eleştirmeye başlamak Amerikan Edebiyatına da komple tenkitler yapmaya döner o ayrı bi’ konu. Özetle, hikaye ve kurgu, artık bize çok afaki gelmeyen bir yapıya sahip. Bundan 5/6 yıl önce okusam daha neler diyebilirdim ama okuduğumda bunun ileride olmaması için bi’ sebep göremiyorum dedim. Gerçi ihmal ettiğim ve okumak istediğim Kitaplar listesinin burada çok uygun fiyatlarda görünce ve yeniden okuma isteğim de bununla birlikte alevlenince, esprili bi’ dille bu site var olduğu sürece biraz afaki değil mi bu hikaye de demedim değil...

Vanya Dayı, benim ilk kez DT’de tanış olduğum bi’ eserdi. Anton Çehov, bize okul sıralarında, edebiyat derslerinde durum hikayelerinin yazarı olarak basma kalıp cümlelerle ifade edilen bi’ yazardı lâkin diğer tüm Rus yazarlar gibi, Çehov da, bize kendimizi yeniden hatırlatmakta ve duygularımızı yeniden yaşatmaktadır. Vanya Dayı’da şöyle bi’ durum vardı, bildiğim, yaşadığım duyguları bana yeniden hatırlatma ve gelecekte içinde kalacağım olası duyguları yaşattı. Atalet içerisinde bir grup insanın, geçmişle ve o an ki durumları arasındaki duygusal çözümlemelerini iyi yansıtmıştı. Bu duygular bize yabancı olan değil bilakis bizim yakından aşina olduğumuz duygulardır. Okumayı da tiyatroda bu eseri seyretmeyi de gönülden tavsiye ederim.

İki kitap tek cilt basım. Kaliteli bi’ basım olmuş. Fiziki açıdan takdir ediyorum. İçerikte ise, birinci kitap bölümü gayet heyecan ve merak uyandırıcıydı. Bir ara dini betimlemeler ve konuşmalar boğucu bi’ hâl almadı değil ama birinci kitap kısmını beğendim. İkinci kitap kısmında ise elimde olmadan “Of Robinson, 60 yaşına geldin bi’ durul artık, bırak şu macerayı” dedim fakat ikinci kitabın var olması ve adaya dönüş benim de merak ettiğim kısımdı. Özetle, çocuk kitabı değil ancak gençlik döneminde okunmasının önemli olduğunu düşündüğüm bir eserdir. Çocuk hikayesi diye ucuzlaştırılmasını içerledim ve üzüldüm hakikatte öyle olmadığı ve okunması gerektiği kanaatindeyim. Beğendim ve tavsiye ederim.

Hani derler ya, 7’den 70’e diye... Bu kitap da bir nevi budur. Daha çok gençlik döneminin o heyecanlı zamanlarında, hiç olmazsa bir fikir verebilecek, tecrübeler, öneriler ve tavsiyeler kitabı. Şahsen okunmasının elzem olduğunu düşünüyorum.

Esasen, kapak tasarımı, cildi ya da kağıdından ziyade elimizde güzel bir belgesel niteliği taşıyan, biyografik bir eserin bulunması. Dünya tarihinde derin izleri olan bir insanın, ki iyi ya da kötü, kime göre iyi ya da kime göre kötü her zaman tartışılır, hayatıyla ilgili bize ışık tutan güzel bir çalışma. Şahsen başarılı buldum.