E-Dergi

Sabahattin Ali'nin daha önce Kuyucaklı Yusuf ve Kürk Mantolu Madonna romanlarını da okumuştum ve onları da bitirsiğimde böyle etkilendiğimi bir müddet etkisinden çıkamadığımı da hatırlıyorum. Ancak İçimizdeki Şeytan bende daha farklı hisler de uyandırdı. Bunun nedeni belki diğerlerini bu kadar irdeleyerek okumamamdan, belki de onları okuduğumda yaşımın biraz daha küçük oluşundan, belki de şimdiki kadar sorgulamamamdandır... Kitaptan bir çok alıntı sa yaptım,onların haricinde altını çizdiğim birçok yer de vardı. Hepsini paylaşmaya hepsini yorumlama kalksam içinden çıkamam. Bir arkadas ortamında oturup çay eşliğinde tartışılası konular.

Mesajı çok net olan romantik bir eser. Namık Kemal'in dilini ben çok beğendim hele ki bir divan edebiyatı hayranı olarak her bölümün başında yer alan beyitler cok hoşuma gitti. Teknik açıdan kusurları olsa da kesinlikle okunması gereken bir eser.

Dönemin zihniyeti ve insanların durumu hakkında -ki insanlar hâlâ aynı- eleştiten ve bazen alay eden bir romandı kurgu da dahil olmak üzere ben çok beğendim. Çeviri de orijinaliniyle cok oynanmadan gayet başarılı olmuş.

Mustafa İnan'ın hayatı ve kişiliği gerçekten ilgi çekici ve özenilesi bir şekilde ele alınmış.

Kitabın Ömer Hayyam etrafında dönen ilk bölümünü daha çok sevdim ikinci bölüm biraz sıkıcıydı fakat genel anlamda tarih kokan bir kitap. Ha bide Türk hükümdarlarla ilgili bazı sözleri hoşuma gitmedi.