E-Dergi

yazar tarzıyla sizleri büyülemeyi bekliyor.. çok güzel bir anlatım ve konu.. açıkçası bu kadar iyi bir kitap beklemiyordum. hakkını vermek lazım.. kalemine sağlık..

en çirkin insan psikolojisinin en güzel anlatımına tanık olacak ve her okuyuşta Dostoyevski'ye yeniden hayran olacaksınız. Ama şöyle bir tavsiyede bulunmadan edemeyeceğim. kitabın başındaki S. Freud'a ait önsözü bana kalırsa en sona bırakın. kitabı okuduktan sonra daha anlamlı gelecektir.

okumanız gereken bir eser.. öyle ki, ahlak dersleriyle dolu.. bu dersler delilikte birbirinden geri olmayan iki kafadar tarafından veriliyor.. islam ahlakının incileri ile bezemiş yazarımız kitabını.. bunlar öylesine eğlenceli bir uslup ve etkili bir ifade ile sunulmuş ki kendinizi gülmekten de düşünmekten de alamıyorsunuz.. kitabın sonunda şöyle demek geliyor insanın içinden -eğer delilik buysa, keşke herkes deli olsa!!!

şimdiye kadar okumadığım için öyle pişman oldum ki.. bu kitap bende kalıcı izler bıraktı.. insan psikolojisinin böylesine derinlikleri olabileceğini bile yeni yeni fark ediyorum.. kelimelerle tarif edilemeyecek kadar derin bir cinayet psikolojisini öylesine başarılı bir şekilde aktarmasından, yazarın neden DOSTOYEVSKİ olduğunu anlayabiliyorsunuz..

paul auster'ın okuduğum son kitabı ve maalesef pek beğendiğimi söyleyemiyorum. yükseklik korkusu, newyork üçlemesi, karanlıktaki adam gibi kitaplarını okuduktan sonra bu kitap aynı yazarın elinden mi çıkmış diye durup düşündüm. açıkçası bende hayal kırıklığına yol açtı. ama şunu düşünüyorum. bir yazar her zaman mükemmel kitaplar yazamaz. ay sarayı da austerın böyle bir zamanına denk gelmiş herhalde...