E-Dergi

Her ay bir klasikler okuduğumuz grubumuz la bir yeni macera daha her ne kadar geç kalmış olsam da okumak için :) grubumuz daki arkadaşların değerlendirmelerine bakınca nasıl okuyacağım dediğim bir kitap tı çoğu memnun değildi. :) azimle okumaya başladım ve ben açıkçası kitabı beğendim ve sıkılmadım o dönemdeki rusların çeçenler üzerine devamlı bir saldırı halinde bulunduğunu anlatan bir kitap bunu da hacı murat üzerinden anlatmış. Hacı Murat Şamilin en iyi adamı dır bir şekilde ruslar tarafına geçer ve olaylar başlar isim çokluğu belki vardı arkadaşların belirttiği gibi ama muhattap olduğunuz isim sayısı çok değildi diye düşünüyorum. Birde günümüzde dahi devam eden bir istila var çeçenlere karşı hala ruslar tarafından ki çeçenler bence doğru yoldalar kendi vatanları için bir mücadele veriyorlar bağımsızlık adına.

Kemal Tahir ile ilk tanışma kitabı ama çok yanlış yapmışım nasıl olurda bir seri olduğunu araştırmadan son kitabını okurum :) bir üçleme kitapmış normalde araştırırım ama demekki ne kadar kitapsız kaldıysak aceleye getirmişiz. Kitabın konusuna gelince İttihatçıları anlatan bir kitap nasıl osmanlıyı kendi emelleri için yıkıp ve sonrasında eline yüzüne bulaştırıp sonrasında da cumhuriyetin ilk yıllarında karışıklık çıkarmak isteyen bana göre bir kaç çapulcu diycem lakin o dönemde Abdülhamit' i indirmek için bir sürü dış güçten destek alıp herşeyi yıkmak ve kendilerinin devlet yöneteceklerini sanan üç beş zavallı büyük efendi dedikleri ve enson kalan küçük efendileri kemal bey ve adamı Abdülkerim üzerinden o dönemki yaşanan sıkıntıları ve yaşananları anlatıyor ve aslında ne kadar büyük yanlış yaptıklarının farkına varsada küçük efendi kemal bey iş işten geçmiş devlet yönetmenin ne kadar zor olduğunu istemek ve devamlı sıkıntı çıkarmanın ne kadar da basit bir iş olduğ

Fantastik seri araştırırken nette buldum sonra bir baktım ki dizisi çıkacakmış kitap elime geçince de ön sözde oyunu olduğunu öğrendim. Geralt adında bir karakterimiz var ve başından geçen olaylar örgüsüyle paralı bir kurtarıcı kimliğinde görev yapıyor kimseye bağlı değil kendi kanunları olan azınlık bir gruba mensup Witcher diye biliniyorlar yaşan herkes tarafından kendilerine has yöntemleri ve özellikleri olan kimsesizlerden toplanmış özel eğitimlerden geçmiş bir witcher çokça yaratık var bahsedilen lakin serinin ilk kitabı olduğu için hepsiyle hemen hemen denk gelemedik sıkmadan okuna bilen bir kitap. Geralt ordan oraya dolaşırken yanına bir de ozan bir arkadaş buluyor ve başına gelenlere karşı mücadeleler. Biraz geçişleri çok sert buldum sanki bağlantı kurmak zor gibi bir izlenim bıraktı yada benim kafa yoğunluğundan öyle geldi ama ona rağmen güzeldi sıkmadan eğlenceli olarak ve hani merakla bir sonraki sayfa geçişleri beklentisi oldu.

Yazarın bir kaç kitabını da okudum. Tarihten uzaklaşmadan harmanlamasını beğeniyorum aynı zamanda kalemi de çok akıcı sıkılmadan okunabiliyor enazından kendi okuduklarım öyle. Sarıkamış â gidebilmek için çekilen cefayı anlatıyor kafkaslardan her yerden darbe yiyen bir osmanlı düşününce neden teşkilatın başındaki paşalar askeri resmen ölüme göndermişler anlamış da değilim. Çektikleri açlık üşüme anlatılamaz şekilde fırtınada yürürken sıra halinde bir kişinin sapmasıyla bambaşka yerlere giden askerler donarak şehit olanlar. Siperde nöbette donmuş elinde silah ile önüne bakar vaziyette dönüş kalmışlık peksimet yemek ama oda varsa, hastalık bambaşka bela okurken de insan acı çekiyor.

Yazarın ilk kitabıydı bu 1984 de övülüyor. Karakterimiz Meursault kendi halimde demek isterdim ama değil :) nasıl bu kadar duygusuz olabilir bir insan yada olaylara nasıl bukadar kayıtsız kalabilir? Yaşantısıyla insanlarla muhabbetiyle yaşadığı olay karşısında ruhsuz bir tavır sergiliyor yabancılık toplumun dayatması değilde kendini topluma yabancı ve ruhen veya duygu olarak yaban görmesi diye düşünüyorum. Heleki olaylar örgüsünde hakim karşısında olay yerine kendi davranışı veya sevdiklerine, arkadaşlarına davranışının konuşulması da apayrı bir durum değişik bir psikoloji deneyimi diyebilirim. Üzüldüğüm noktalar oldu ama bazı olaylara bakışında. Ben üzüldüm Meursault üzülmedi be :) Keyifli Okumalar...