E-Dergi

Türk hikayeciliğinin usta ismi Sait Faik bu uzun hikayesinde boşanmak üzere olan bir kadının gözüyle bakıyor olaylara. Bu kadın Nevin'dir. Diğer kadınlara benzemeyen kahramanımız, çok dobra ve dürüsttür. Hatta erkek gibidir hareketleri. Bu hareketleri de çok göze batmaktadır ancak ne zaman ki boşanma yoluna girer işte o andan itibaren toplum nazarında yitişi başlar. O artık 'ötekidir' çünkü. Yazar çok iyi ruh analizleri yapmış, kadının sıkıntılarını birebir aktarmakta çok başarılı. Tavsiye ederim.

Okuduğum en iyi aşk romanları arasındaydı. Kitabı çok beğendim, kısa sürede okunabiliyor ve uzun da değil zaten. Sabahattin Ali ile ilk tanıştığım kitap. Eserde herşey yerli yerinde ve kafa karıştıran bir unsur yok. Okurken Berlin sokaklarında geziyorsunuz adeta. Okurun kafasında olaylar bir bir canlanıyor. Kitabın konusunu anlatıp da bu kitabı ziyan etmek istemiyorum ama kısaca şu söylenebilir: Bir Türk gencinin, Raif'in, birinci dünya savaşından sonra mütareke döneminde Almanya'ya gitmesi ve orada aşkı ve hayatının anlamını bulması. Gerisini söylemek istemiyorum ki okuyucu zevk alsın kitaptan. Süper bir kitap, Kesinlikle ve şiddetle tavsiye ediyorum, pişman olmayacaksınız inanın.

R.Nuri Güntekin'in en önemli eseri olan bu kitabı ortaokul yıllarımda Türkçe öğretmenimin tavsiyesiyle okumuştum. Harika bir roman, tek kelimeyle müthiş. Çalıkuşu Feride şehir şehir gezerken ayrıldığı her şehirde sizin de yüreciğinizden bir parça kalacak emin olun. Öğrencilerimize mutlaka okutulmalı.

En sonda söyleyeceğimi en başta söyleyeyim, kitap kesinlikle sıkmıyor ve çok güzel. Hikayeler birbirinden bağımsız tabii ki ama hep yazarın anlatımı veya başkalarına anlattırması şeklinde akıyor kitap, bazen de o çevredeki olayları gözlemlemiş. Paris'ten kalkıp Provence isimli küçük yerleşim birimine gelip yerleşen yazar, orada bir değirmenle uğraşmaya başlıyor. Devamında da süper doğa betimlemeleri ve çevreden öğrendiği gizemli, sürükleyici hikayeleri anlatmaya başlıyor. Özellikle hayal gücünün gelişimi açısından tavsiye ederim. Doğa meraklıları daha da sevecektir benim gibi. Keyifli okumalar.

Ahmet Haşim'in çeşitli yazılarından derlenmiş bir kitap. 92'inci sayfadan itibarense yazar gemi yolculuğuna çıkıyor ve Avrupa'ya gidiyor. Bir iki şehri kısaca anlattıktan sonra esasen Paris izlenimlerini anlatmaya başlıyor ve kitabın sonlarına doğru memlekete dönüyor. Seyahat kısmına kadar olan yazıları da çok güzel daldan dala atlayıp ilginç konulara değiniyor. Avrupa seyahatinde ise çok yerinde kimi saptamaları var ki geleceğe ilişkin, çok iyi. Paris'i eskisi gibi bulmayışının sebebi ise herhalde büyük buhran yıllarının yaklaşıyor olmasıdır. İçinde kimi eski kelimeler olsa da zamanla anlam bütünlüğü sağlıyorsunuz kitapta. Ben keyif aldım ve tavsiye de ederim.