Yaşadığımız bunca bolluk içinde hala hiçbir şeyimiz olmadığını söylerken bir yerlerde insanlar bir lokma yemek için acı çekip ölüyor..Ve biz dolabımızı açıp onlarca kıyafetin içinden hangisini giysek diye saatlerce düşünüyoruz.Sipariş ettiğimiz yemeği beğenmiyorsak bir başkasını istiyoruz.
Biz bunu yaşarken bizim rahat etmemiz için sıcacık evimizde kahvelerimizi yudumlamamız için insanlar öldürülüyor,katlediliyor. Ve bunu yapan yöneticiler yaptıklarını savunup halkı için refah sağladığını söylüyor.
İçimizden birileri bu yaşananları kabul edebilir.Ama eminim vicdanının sesini dinleyenler buna karşı çıkmak için elinden geleni yaparlar.
İşte bu kitap vicdanının sesini dinleyen ve dinlemeyenleri anlatıyor.Her sayfada her paragrafta hatta her cümlede kendinizden utanıyorsunuz.Sizin rahatınız için can veren insanları düşündükçe.
Umarım bir gün hala devam eden bu katliamlar son bulur.Umarım bütün insanların eşit olduğunu söyleyen insan hakları söylediklerinin tam tersine hareket ettiğini ,edildiğini farkeder.
Barış insanların birbirlerine gerçek adlarını söyleyebildikleri bir zamandır diyen yazara karşılık bence barış bir yerlerde insanların senin yüzünden öldüğünü düşünmek ve bunu durdurmaya çabalamaktır diyorum.
Eğer tek kelimeyle söylenecek olsa kitap hakkında.O da galiba muhteşem olurdu.
Her bir satırda kalbinin acıdığını hissettiren ve vicdanının sesini duyduran yazara çok teşekkürler.