Toplam yorum: 3.076.922
Bu ayki yorum: 3.800

E-Dergi

Sybaris Tarafından Yapılan Yorumlar

17.03.2013

Ortalama bir kitap. Şu ana kadar okuduğum en "ikna edicilikten yoksun" Ondaatje kitabı. Bu kitabı okuyunca anladım ki, her büyük yazarın mutlaka en az bir kötü kitabı oluyor. Romanın temel kusuru, kurgunun temelini oluşturan olayın (bir ören yerinde bulunan yakılmış iskelet üzerinden, Sri Lanka'nın kanlı iç savaşındaki yargısız infazları deşifre etmek), yaşanan devasa trajedinin yanında eften püften bir şey olması ve zorlama bir şekilde, ısrarla bu soruşturmaya odaklanılması. Ülkede kan gövdeyi götürüyor, her gün onlarca insan bombalı saldırılarda, çatışmalarda veya devlet ile gerilla güçlerinin karşılıklı yargısız infazlarında öldürülüyor, ama ne hikmetse sanki tuzu kuru bir Batılı ülkede cinayet soruşturması yürütülüyormuş gibi davranılıyor ve bir cesedin geçmişi araştırılıyor. Antropolog Anil'in geride bıraktığı sevgilisi Cullis ile veya arkadaşı Leaf ile olan anıları aktarılırken, Ondaatje'nin o nefis şiirsel üslubu birazcık kendini gösteriyor. Ama hepsi bu. Biraz da arkeolog Sarath'ın sıradışı kardeşi Doktor Gamini'yi anlatan güzel pasajlar var. Ama bu sayfalar romanı kurtarmaya yetmiyor maalesef. Kurgu ikna edici değil, karakterler tam olarak oturmamış, üslup sorunlu.
13.03.2013

Nefis bir roman. Her satırıyla insanı büyüleyen, lirik bir başyapıt. 20.yy başlarında Toronto'da yaşayan ve çoğunluğu göçmen olan işçilerin hüzünlü maceralarını okurken, her biri ilginç hayat öyklerine sahip olan bu "küçük insanlar"dan etkileniyoruz. Baş karakter Patrick Kanada'nın yerlisidir, ancak kendi toplumunda en az göçmenler kadar kaybolmuş ve dışlanmıştır. Emek sömürüsü, sınıfsal eşitsizlikler, kapitalist şiddet ve yitik hayatlar, okuru hemen etkiliyor. Öyle bir kitap ki, bir noktadan sonra elinizden bırakmak mümkün değil. Patrick'in Alice ve Clara ile olan ilişkisi, Makedon göçmeni Nikolas Temelcoff, Finli göçmen işçiler, birbirinden renkli Balkan göçmenleri ve bütün bu insanlık panoramasındaki hazin öyküler öyle zarifçe veriliyor ki, en küçük duygu sömürüsüne kaçmadan birçok evrensel soruna parmak basılıyor. Kitap yer yer şiirsel bir düzyazı halini alıyor. Bu kitaptaki çok sayıda imge ve düşünce, bir daha çıkmamacasına aklıma kazındı. Herkese şiddetle tavsiye ediyorum. İyi edebiyatın ne olduğunu görmek isteyenler bu harikulada romanı okusun.
12.03.2013

Kolay okunan, akıcı ve bilgilendirici bir kitap. Çok yeni şeyler söylemese de ilginç bakış açıları ve şaşırtıcı veriler sunuyor. Yazarın mizahi dili bazen abartıya kaçsa da rahatsız etmiyor. Kapağın ima ettiğinin aksine, ermiş ve casuslar konusu daha kısa geçilmiş. Asıl ağırlık, cerrahlar ve avukatlar gibi meslek gruplarına verilmiş. Merak duygusunu canlı tutan, rahat ilerleyen, aynı konuda başka okumalar yapma isteği de uyandıran, güzel bir kitap.
12.03.2013

Vasat bir kitap. "Beden Sanatçısı"nın ardından okuduğum bu ikinci Delillo kitabı da beni hayal kırıklığına uğrattı. Tumturaklı ifadeler, inandırıcılıktan yoksun karakterler, yazarın bazı konulardaki "müthiş (!)" görüşlerini aktarmak için kurguladığı yapay diyaloglar tüm okuma zevkini öldürüyor ne yazık ki. Bu yazarla ilgili tüm o övgü dolu yorumları düşününce, bir türlü inanasım gelmiyor. Başkarakter Eric Packer tam bir "klişe zengin" tipi. Bu adamın sözde varoluşsal bunalımının nedenleri verilmemiş. Yardımcılarından Vija Kinski ile yaptığı limuzin-içi sohbetleri o kadar zorlama ve tumturaklı ki, yer yer sinirleniyorsunuz. Karton karakterler bana hiçbir şekilde inandırıcılık hissi veremedi. Eşitsiz küreselleşmenin yarattığı ultra-zenginler ve onların yapay, bunalımlı yaşam tarzlarını anlatan çok daha başarılı kitaplar var. Postmodern finans kapitalin artık kendini tahrip etme noktasına gelmiş varoluşu, bu kitapta çok vasat biçimde irdelenmeye çalışılıyor. Başarısız, okuru bir türlü ikna edemeyen, sıkıcı bir kitap.
11.03.2013

Harika bir kitap, roman sanatının en büyük başyapıtlarından biri. Çeşitli ülkelerde geniş bir okur kitlesi ve aralarında Nobelli yazarların da olduğu katılımcılar ile yapılan anketlerde "en iyi 100 roman" listesine dahil edilen bu kitap, ancak çok usta bir yazarın ulaşabileceği basitlik ve sadelik ile öyle müthiş bir derinlik yakalıyor ki. Zeno'nun arasıra hüzün veren ama çoğu kez güldüren yaşam yolculuğunu izlerken, insan hayatının evrensel gerçekleri üzerine düşünüyoruz. Rahat okunan ve insanı yüreğinden yakalayan bu başyapıtı şiddetle tavsiye ediyorum.