Toplam yorum: 3.072.501
Bu ayki yorum: 8.400

E-Dergi

Sybaris Tarafından Yapılan Yorumlar

21.01.2013

Çevirisiyle, tasarımıyla ve -en önemlisi- içeriğiyle muhteşem bir kitap. Türk tarihinin sadece son dörtte birlik bölümünü oluşturan İslamiyet'ten önceki uzun dönemine damgasını vuran kadim Altay Şamanizmiyle ilgili çok ayrıntılı bilgiler veren bir kitap. Herkesin kütüphanesinden bulunması gereken bir başvuru kitabı. Neredeyse sıfır imla ve tipografi hatası ile su gibi akıp giden, derin bir eser. Aslında devletin veya üniversitelerin yapması gereken bu zor ve külfetli işi harika biçimde yapan bu mütevazı yayınevi de bir tebriği hak ediyor.
21.01.2013

Nefis bir kitap. Yaşayan en önemli romancılardan biri olarak görülen Philip Roth bu kitapta adeta bir yazarlık dersi veriyor. Yazar, örnek bir orta sınıf Amerikan ailesinin parıltılı yüzeyinin altındaki kofluğu, bu ailenin sorunlu kızının 1968 kuşağına mensup radikal eylemcilere katılmasıyla beliren gerilimler üzerinden ifşa ediyor. Kitap insanı ciddi ikilemlerle karşı karşıya bırakıyor. İyi edebiyatın şaşmaz ölçüsü olan "sarsıcılık" ve "kişiyi değerlerini sorgulamaya yöneltme" gibi kıstaslar açısından değerlendirildiğinde, bu roman hakiki bir başyapıt. Bu olağanüstü eseri şiddetle tavsiye ediyorum. Çevirmen de iyi bir iş çıkarmış. İlk 80 sayfasından sonra kolay kolay elinizden bırakamayacağınız, her cümlesi özenle yazılmış, enfes bir kitap.
15.05.2012

Kendisi olmasa da etrafında yaratılan "dokunulmazlık halesi" ve sanki entelektüel olmanın ilk şartlarından biri de bu kusurlu romanı sevmekmiş gibi, dört koldan "dayatılan" propaganda ile tam bir sosyo-psikolojik vaka olan bir eser. Oğuz Atay'ın yaklaşan ölümünün aciliyet hissiyle, gerekli düzeltmeleri ve değişiklikleri yapamadan çıkardığı bu kitap ne yazık ki, kendisine yüklenen ağır yükü kaldıracak kapasitede değil. "Tutunamayanlar"ı doğru değerlendirmek için, fena halde öykündüğü iki dünya klasiğini bilmek gerekir: James Joyce'un 1922'de yayımlanan (aslında 1918'de tamamlandı) "Ulysses" romanı ile V. Nabokov'un 1962'de yayımlanan "Pale Fire/Solgun Ateş"i. Atay'ın romanı ise 1972'de çıkıyor. Kantolar bölümü birebir "Solgun Ateş"e öykünüyor, noktalama işaretilerinin olmadığı uzun bölüm ile başka birçok bölüm ve genel üslup ise Ulysses"e öykünüyor. Ama dünya edebiyatı bilgisi sınırlı Türk okuru ve dar bir entelektüel çevresi, bunları bilmez veya tartış(a)maz. Bu kitap madem bu kadar iyi, neden sadece Hollanda diline çevrilmiş? Yine de okunmayı hak eden (en azından ne olduğunu anlamak için), ama "bon pour l'orient" ("sadece Şarkta muteber") olduğu unutulmaması gereken bir "natamam" roman taslağı.
12.05.2012

Akıcılığı olmayan, yer yer inandırıcılık sorunu yaşatan diyalogların bulunduğu, orta karar bir kitap. Sanırım bazı kitaplar çıktıkları dönemin ruh hali içinde okunmalılar ki layıkıyla anlaşılsınlar. Bu kitap ABD'deki McCarthy döneminin anti-entelektüalizmi ve anitkomünist paranoyası bağlamında değerlendirilebilecek bir eser. Kesinlikle Orwell'in "1984"ü kadar iyi değil. Yine de, edebiyat ve düşünce tarihinde önemli bir yeri olan bu tür kitapları adeta "görev bilinciyle" okumalıyız. Keşke başkarakter Guy Montag'in bilinçlenmesi daha inandırıcı temellere oturtulsaydı. Kafasındaki o perdenin Clarissa'nın birkaç sözüyle kaybolması ne yazık ki fazla inandırıcı değil. Ayrıca sistemin Beatty gibi sistemin sadık bir adamının, konumuyla çelişen o sözleri söylemesi de biraz zorlama olmuş. Ama sonuç olarak yine de MUTLAKA OKUNMALI.
12.05.2012

İnsanı yüreğinden yakalayan, hüzünlü ve zarif bir kitap. Akıllı, alaycı ama yufka yürekli fare Firmin'in gözünden, insanların dünyasına bir yolculuk yapıyoruz. Yazar müthiş bir üslupçu. Bu arada, çevirmen Kemal Küçükgedik'e şapka çıkarmak gerekir; çünkü kitapta iyi bir üslup bütünlüğü sağlamış ve okuma zevkini artırmış. Kısa sürede okunan ve insanı hüzünlendirse de en sonunda ,"İyi ki okumuşum" dedirten, başarılı bir eser. Herkese tavsiye ederim.