E-Dergi

Popüler kültürün kurbanı oldum.
Yüksek bir beklentiyle okumamıştım ama yine de beklentimin çok çok altında kaldı.
Gülben Hanım, bize öğrendiklerinden ziyade hayatını ve düşüncelerini anlatmış.
Şunu yaşadım ve şunun olması gerekiyor ya da olmaması gerekiyor gibi.
Kitabın ismine sadık kalmak kalmak için öğrendiği bazı şeyleri paylaşmış bizimle. Sağolsun yine. az da olsa bir şeyler kaptım kendimce.

Kitap, günlük-deneme karışımı bir şey olmuş. Biraz dikkatlice bakacak olursak Gülben hanım bize iki farklı öykü sunuyor.
Anne olmadan önceki hayatı ve annelikten sonrası. Anne olmadan önce şöhret basamaklarını nasıl tırmandığını anlatıyor. Kolay olmamış elbet o yokuşu tırmanmak. Bir de annelikten sonrası... başka bir hayat. bu bölümü sevdim ama. çok içten, sade yazmış. ne bileyim gözlerim falan doldu bir ara.

Boş vaktiniz varsa okuyun derim. Okumak için vakit ayırırsanız zaman kaybı olabilir. Tabii Gülben Hanımın hayatına meraklı değilseniz.

Okuduğum en iyi aşk kitabı.

Bildiğim kadarı ile yazarın ilk eseri. Öncelikle bu göz önünde bulundurulmalı.
Esere gelecek olursak; Kitabın genelinde ayrılık sonrası isyan eden, sitem eden, yalnızlığa sarılmış ve onunla savaşan, aşka inancını kaybetmiş bir kadın tasviri yapılıyor.
İlk başta çok derindi. sonraları gittikçe sadeleşmeye başladı. Aralara özlü sözler de serpiştirilerek üsluba farklılık katılmış.
Sonuç olarak aynı konu ama değişik anlatım biçimleri... Okuru sıkmıyor. Aynı duygunun farklı anlatım biçimleri.
Eline sağlık PİA.

Okuduğum;
En iyi kişisel gelişim kitabı: Savaşçı
En iyi aşk kitabı: Bukre
En anlamlı-öğretici kitap ise AŞK...
Tek kelimeyle harika bir kitap. Okumazsanız çok şey kaybedersiniz.

Bu kadar beğeneceğimi tahmin etmezdim. Acı bir hayat hikayesi...