E-Dergi

ali ayçil büyük bir yazar. büyük yazarlık hususiyetlerinin her birini ziyadesiyle deruhte ediyor. müthiş bir üslupçu. şiiriyle birlikte denemeleri de türk edebiyatına kan pompalıyor kan.

yanlış hatırlamıyorsam kundera, "roman psikanalizden önce bilinçaltını, marx'tan önce sınıfları tanımlamıştı." diye bir sözü var. bu roman da, işte, psikoloji biliminin kişilik bölünmesi, belki şizofreni, belki borderline tanısından önce bu tanıyı koyan öncü bir roman. yine yanlış hatırlamıyorsam, nabokov'un tavsiye ettiği romanlardan biriydi.

faruk duman birçok edebi ödüle layık görülse de, şahsi kanaatim kendisi bu taltiflerin çok fevkinde bir kurmaca ustasıdır.

çok büyük bir roman nitelemesini haiz olmasa da, el'an yazılan piyasayı istila etmiş birçok romanı suya götürür susuz getirir.

güvercinler, uzun suskunluklar, gölgeler ve sessizliği çoğaltan yeni gelinler... ethem baran öykülerini artık bir yazarın elinden çıkmış metinleri okuyan bir okuyucu vasfıyla değil, bildiğim bir dünyaya kavuşma, uzun süreden sonra evine dönme, dertleşen birini iç çekerek dinleme halet-i ruhiyesiyle okuyorum. teşekkürler ethem baran.