Dostoyevski'nin hem konu hem de mantık açısından tamamlanmamış, açıklığa kavuşturulmamış eseri.Konunun tamamlanmaması durumu tipik Dostoyevski tarzıdır ;fakat bu eserde ek olarak mantık eksikliği de bulunmaktadır.Dostoyevski bu romanı hakkında: ''İleride Öteki'den benim başyapıtım olarak söz edecekler.'' demişti.Bence bu romanda Dostoyevski'nin edebi tarz arama çabası içinde olduğu görülmektedir.Kendine yeni bir edebi tarz yarattığı; fakat bu edebi tarzın tam olarak oturmadığı romanı.
Kahramanımız (Bay Golyadkin) sevilen ve saygın bir memurdur.Onun korkusu, endişesi ve acısı; bir gün onun gibi birisinin,yerini almasıdır.Ne yazık ki korkulan olacaktır ve onun gibi birisi (Öteki) gelip onun yerini alacaktır.Kahramanımızın yaşadığı derin acı,korku ve şüphe; onu kaçınılmaz bir son olan deliliğe sürükleyecektir.Onun (Öteki),kahramanımızın ( Bay Golyadkin) iş arkadaşları tarafından ( kahramanımızla her yönden benzer oldukları halde) şaşkınlıklarla karşılanmaması, onun (Öteki) soyut ,hayali kişi olduğuna; kahramanımızın iş arkadaşlarıyla konuşması ise gerçek kişi olduğuna şüphe çeker.Ayrıca bu olayların kahramanımızın sıcacık yatağında kurduğu düşler mi; yoksa kahramanızın yaşadığı gerçek olaylar mı olduğu tam olarak anlaşılmamaktadır.Bu durumlar mantık açlığına sebep olmaktadır.
Bence bu roman Dostoyevski'nin o zamandaki psikolojik durumunu ifade eder; çünkü Dostayevski de ''İnsancıklar'' adlı romanında başarıya ulaşmış ve bu başarısının elinden alınacağı,bu başarılı durumuna devam edemeyeceği korkusu onu sarmıştır.
Keyif almanız dileğiyle...