Şafaktan Çok Önce Hakkındaki Yorumlar

Selahattin'in askerlik anıları. Fena kitap değil.

Selahhattin Yusuf özelinde baktığımızda daha üste çıkabiliecek bir kitap olabilirmiş fakat yazar olduğu gibi bırakmış; o genç yılların, askerliğin izlerini bulmamızı istemiş.

yazarın günlük gibi tuttuğu otlarından oluşuyor. bana çok basit geldi maalesef.

Askerlik sırasında ve sonrasında tutulan notlardan oluşan bir eser olsada içi buram buram edebiyat kokan çok iyi alıntılar ve gözlemler yapılmış.Tek solukta okuyucağınız bir eser.

'' Dur! Sefiller giremez'' ( Eserden bir alıntı)

Maalesef yazardan beklediğim performansa uygun bir kitap olarak göremiyorum..

Yazarın askerde tuttuğu notların birleşimi.Farklı bir kitap.Selahattin Yusuf'un derin bilgisiyle günlük okumayı sevenlerin seçeceği bir kitap.

Selahattin yusuf'un askerlik hatıralarının yer aldığı bu kitap güneydoğuyu analamaya yönelik olarak da okunmasını tavsiye edeceğim bir kitap. güzel ve akıcı bir kitap.

Selahattin Yusuf'un kitabını alırken Tarık Tufan'da hissettiklerimi hissedeceğimi düşünmüştüm nedense. Çabuk biten akıcı bir kitap olsa da askerlik anılarını anlattığından mıdır nedir kitap bittiğinde çok da değişik duygular hissettirmiyor insana. Ama yine de okuyunca pişman olmayacağınız bir eser.

Konu bütünlüğü sayesinde bir solukta okuyabildiğim bir kitap oldu. Tv.den tarzı zaten artık çok tanıdık gelen yazar, kitabında da o çizgisinden ayrılmamış. Kitapta her ne kadar askerlik sırasında tutulan günlükler bir araya getirilmişse de, erkeklere mahsus bir eser olmadığını bir bayan okuyucu olarak garanti edebilirim. Aksine belki de, özellikle bayanların okuması, o dünyayı bir de yazarın gözünden tanıyabilmesi ilginç bir tecrübe olacaktır.
Kitap, son kısma dek bir bütünlük arz ederken, askerlik sonrası kısım birbirinden bağımsız, hatta askerlikten de bağımsız bir bölüm olarak 'yer kalmışken araya onları da sığıştıralım' izlenimi veriyor. Hal böyle olunca bazıları çok keyifli okunan, kalanı ise es geçilecek kısımlar olarak akılda kalıyor. Ama genel itibari ile özellikle de askerlik günlüğü olarak kaleme alınan bölüm meraklıları için birebir!

selahhattin yusuf bilmiyorum ama onun yazıları ile ilk tanışma bende bir sıcaklık bizden biri hissi verdi bu kitap belki askerdeki anılardan gündelik sıradan yaşamdan bahsediyor ama orda ki vurgu ve içtenlik insanı alıp götürüyor size kesinlikle selahattin yusufu tavsiye ediyorum sadece bu kitabını değil hepsini okuyun ... kendisiyle tanışıp sohbet etmek isterdim iyiki böyle sıcak ve samimi insanlar var ve iyikide kitap yazıyorlar

"yalnızlık ve çaresizlik iliklere işleyecek denli düşünülür. sonra kalkılır, gidilir, kitapçıdan bir kuran alınır. açılır. besmele çekilir ve ... İKRA BİSMİ RABBİ KELLEZ, HALAK..."
yer yer beğendiğim kısımlar oldu. bu en çok beğendiğimdi.

Selahaddin Yusuf'un askerlik anıları... ama öyle basit sanmayın... cidden güzel, kayda değer... Selahaddin Yusuf'un entelektüel üslubu... hepinize tavsiye ederim...

Bir solukta okunan bir kitap.Çok içli,çarpıcı bölümleri var.Doğu'ya,kendimize,hayat tarzımıza dönük gerçekten katıldığım izlenimleri var.Bazı sayfalar şiir değil ama şiirden de güzeldi...

Selahhattin Yusuf'un okuduğum ilk kitabı. Kitap Siirt'in Eruh ilçesinde askerlik görevini yaparken yaşamış olduğu olaylardan ve ayrıca askerlikten sonraki "sivil" hayatından derlediği notlardan oluşuyor. Bir solukta okunabilecek kadar akıcı olan kitapta satır aralarında önemli ayrıntıların da gizli olduğunu zikredebiliriz. Onlardan bir tanesi:" Burada (askerde) eğitilmiş olmakla eğitilmemiş olmak arasındaki farkın yalnızca bir kelimeyle ifadelendirilebileceğini gördüm: “UÇURUM.” (s.86)

kitap bitmişti.ve bana hissettirdikleri tam olarak şöyleydi :

"bir şey var içimde.saklayamıyorum.
hıçkırıklara boğulmuş bir ağlamak gibi.
hep yapmak istediğin o portreyi beceriksizliğinden sürekli ertelemek gibi..
ya da
bir dakika buldum; tadı henüz dimağında olan o kitabın yazarına öykünmek gibi.
gözlerindeki yaşlar düştü düşecek içindeki kapının çalınmasıyla kendini toparlar gibi..
bir şey var içimde.
onulmaz yara gibi.
hiç askere gitmedim ama
eruh'ta şafak sayar gibi.."