"Eğer serçe, Anka kuşunun yuttuğu lokmayı yutamıyorsa, yutabildiği kadarını almalı. Bütün denizi testiyle dolduramazsın, ama doldurduğun da denizdir."
Kitabın ismine bakıp, benim gibi, tasavvufi bir kitap okuyacağınızı sanıyorsanız fena halde yanılırsınız.
Bir Mevlevi şeyhinin, kardeşinin tutuklanmasından sonraki yaşamını okuyoruz kitapta. Hatta iç muhakemesini ve nefsine karşı gelgitlerini okuyoruz demek yanlış olmaz. Pek fazla olay yok onu söyleyeyim.
Çoğu kişi kitabın konusu olarak adaleti aramak, düzenin bozukluğu, üsttekilerin alttakileri nasıl ezdiği vs. gibi konulardan bahsetmiş. Evet onlar da var fakat bana göre ana karakterin aslında olmak isteyip de olamadığı kişi için hayıflanmasını, ailesinden yana yaşadığı sevgi eksikliğini temele koyarak yaşadığı yalnızlığı anlatan bir kitap.
Yazarın diline gelince, bence altını çizmek isteyeceğiniz çok fazla cümle olacaktır...