Şems'le Mevlana arasındaki aşk, Ella'layla Aziz arasındaki aşk, Ella'nın Şems'e aşkı, Şems'in Allah'a aşkı, gariplerin/itilmişlerin Şems'e aşkı, çocuklara/rütbeye/paraya/makama/mevkiye/nesnelere/karşı cinse duyulan mecazi aşklar, kısacası bu romanda her sevyede aşkı bulabilir ve yaşayabilirsiniz.
Elif Şafak'ın kelimelere olan aşkı ise okuyanı büyülüyor. Bir tılsım var bu kitapta. Kullanılan kelimeler ağdalı değil basit, ama cümleler ve dile hakimiyet muhteşem. Kitabın arkasında yer alan röportajda da belirttigi gibi, Elif Şafak butun bu karakterleri tam anlamıyla hissedememiş olsa bu duyguyu romanda ne yakalayabilir, ne de aktarabilir. Ancak, oyle aktarmış ki, Rumi'nin kendini Şems'e bıraktığı gibi, okuyucu da kendini romana, karakterlere ve Aşk'a bırakıyor.
Sozun ozu, Aşk, şiir gibi nehir gibi bir kitap, bırakın kendinizi ve Aşk'la büyülenin. Tesekkurler Elif Safak.