Şeker portakalı kitabını okuyanlar bilir, Zeze biraz yaramaz ve oldukça hüzünlü bir çocuk. Bu kitapta Zeze'nin büyümeye başladığına ancak yaramazlıklarının devam ettiğine tanık oluyoruz. Hüznü ise bir nebze olsun azalmış görünüyor. İlk kitapta tanıştığımız Luciano adlı yarasasından, Minguinho adlı şeker portakalı fidanından ve Portekizlisinden hiç de istemediği şekillerde ayrıldığı için çareyi somut olarak var olmayan hayalî arkadaşlıklarda buluyor Zeze. Hüznünün azalmasında oldukça etkili bir yol gibi görünüyor. Çünkü bu arkadaşları Zeze istediği sürece onunla kalıyor. Artık onlara ihtiyacı kalmadığını düşündüğünde gidiyorlar ancak. Ne Luciano gibi yeni evin yolunu bulamama, ne şeker portakalı fidanı gibi kesilme, ne de Portekizli gibi ölüp gitme söz konusu değil bu arkadaşlıklarda.