Kitap son 500 yılda dünyada egemen güç olan siyasi, ekonomik, askeri v.b alanlarda birçok toplumu etki sahası içine almış, dünya politikasında söz sahibi olmuş büyük güçlerin yükselişlerini ve çöküşlerini konu edinmiş. Bazı devletlerin Eko-Politik, Sosyo-Politik v.b konularda ilerleme kaydetmemelerine rağmen bazı devletlerin ise sıradan bir ülke konumundan çıkıp hızla güçlenip küresel bir güç olarak dünya politikasında yükselmelerinin nedenleri ve sonuçları üstünde durulmuş. Yazar bir zamanlar Batı toplumunun çok çok önünde olan Osmanlı, Çin ve Hint imparatorluklarının neden gerilediği 16 - 18 yy. lar arasında İspanya, Hollanda, İngiltere, Fransa ve Rusyanın yükselişlerini; 19 yy. başlarına dogru ABD, Almanya, Japonya üçlüsünün yükselişlerini ve 20.yy ‘da ise ABD ve SSCB yükselişlerinin nedenlerini ve sonuçlarını çok iyi analiz etmiş. Kitabın üstünde durduğu ana tema ise günümüzdeki ve geçmişteki süper güçlerin askeri ve siyasal açıdan gücünün temeli olan ekonomik güç. Büyük güçlerin yükselişleri ve çöküşlerinin temel sebebinin ekonomik sebepler olduğu üzerine durulmuş ve kitabın tüm bölümlerinde bu olgu nedenleriyle açıklanmaya çalışılmış. Kitabı okuyup bitirdikten sonra Atatürkün izmir iktisat kongresinde söylediği sözleri aklıma geliyor.
"Bir ulusun hayatıyla doğrudan doğruya ilgili olan ekonomisi, çöküşünün de yükselişinin de nedenidir. Zamanımız bir iktisat çağıdır. Kılıç kullanan kol yorulur ama saban kullanan kol yorulmaz, her gün daha çok güçlenir ve toprağına daha iyi sahip olur. Osmanlı İmparatorluğu her şeyden önce sabanın karşısında yenildi. Kılıçla zafer kazananlar er geç yerlerini sabanla zafer kazananlara bırakmak zorunda kalırlar. Ulusal egemenlik, iktisadî egemenlikle birleştirilmelidir yoksa kazanılan askerî ve siyasî başarılardan olumlu sonuçlar elde edilemez’’
Kitabı okuduğunuzda bu sözün anlamını daha iyi anlayacaksınız.