Serinin ilk kitabı gibi bu kitap da, zarif tasarımı ve özenli baskısı ile dikkati çekiyor. Benim gibi tarih seven insanların elinden bırakmadan okuyacağı bir kitap. Ancak şunu eklemeliyim serinin ilk kitabı beni daha çok etkilemişti. Çünkü İstanbul’un Bizans ve Bizans öncesi tarihini daha az biliyordum ve okuduğum her konu beni hayretlere düşürmüştü.
Kitapta yazarın ençok yakındığı iki konu var. Birincisi mağlum: Tarihi dokunun korunamaması ve bilinçsizce yok edilmesi. İkincisi ise yerel tarih bilincinin yetersizliği. Yıllarca belirli bir semte oturan insanlar semtlerinin tarihi ve tarihi binaları hakkında bilgi sahibi değiller. Zaten tarihi dokunun korunması için öncelikle bu yerel tarih bilincinin oluşması gerekli.Umarım bu bilinç düzeyine zamanla ulaşırız.
Sırada serinin üçüncü kitabı var. Yine zevkli bir okuma olacağına eminim.