Kitapta her ne kadar da rusyadaki demokratikleşme süreci içerisindeki çaresiz çırpınışlar kaleme alınmış olsa da unutulmaması gereken bir durum vardır ki yıllar boyunca Bolşevik iktidarın aynı zihniyetle yetiştirdiği bu insanlar henüz demokrasiyi uygulamak için yetersiz ve yeteneksizdirler. Okuyucu bu kitapta bu yeteneksizlikleri de açık bir şekilde görecektir. Çünkü Rusya demokratikleşme süreci içerisinde büyük ve yeni devrimler yapmadan demokrasiyi sistemin içerisine alması mümkün değildir. Yapılan uygulamalar ve Eylül-Ekim olayları şeklinde dünya gündemine giren olaylar dikkatle incelendiğinde kaş yapmak için göz çıkaran bir zihniyetle karşılaşılırki bu da demokratik rejimlere has bir durum değildir. Dilerim yıllar sonra bile olsa demokratik ve insani bir yönetim içerisine girebilmiş, bolşevizmin tüm izlerini silmiş bir komşu Rusya ile karşılaşırız.