Hüküm gecesi bir siyasi romandır. Yakup Kadri Ahmet Kerim'i kendi kişiliğiyle birleştirmiş, gerçek kişi ve siyasi olaylara yer vermiştir. Devrin siyasi çatışmaları, jurnaller, sürgünler ve siyasi cinayetlerinin halkın ve münevver kesimin üstünde yarattığı korku ve endişeyi psikolojik tahlil sayılabilecek bir türde yansıtmıştır. Ahmet Kerim gençliğinin ikbal mücadeleleri uğruna heba oluşunun sorumlusu olarak yine kendini suçlar ve kişiliği ondan hesap sorar. Verilmek istenen mesaj açıktır, siyasi çıkar milli iradenin bile ardına gizlenebilir. Ahmet Kerim işte bu ikilemin yarattığı bir sonuç olarak şeklen muhalefet, ruhen ise ittihatçı kimliğine bürünür. Yakup Kadri romanında Ahmet Kerim'i bu ikilik yüzünden yargılar fakat roman iyi anlaşılırsa suçlu olan tarafın halk yada idealler değil, ittihatçı olsun muhalefet olsun siyasi ikbal peşinde koşanlar olduğu görülür. Yakup Kadri'nin realizmde ileri gittiği bir romandır, o kadar ki, gerçekte yaşadığı olayları birebir yasıtmıştır.