Haarp / Kıyamet Teknolojisi Hakkındaki Yorumlar

Artık savaşlarda kullanılan silahlar değişti. Elektronik silahlar nükleer silahlardan da tehlikeli. Deprem yapmak, volkanları harekete geçirmek, ozon tabakasını delmek vs vs ... İşin kötü tarafı düşmanın belli olmaması. Yazar, körfez depreminin yapay bir deprem olduğu hakkıda bazı ispatlar getirmiş. İlginç deneylerin ve tam olarak açıklanamayan bazı kazalarında bulunduğu bu kitap hayli ilginç. Yine de kitap, okuyucunun en azından konunun gerçekliği hakkında şüphelenmesini sağlıyor.

Yeni Dünya Düzeninin psikotronik kontrol aracı projesi olan HAARP,sismik bomba veya yapay deprem oluşturma cihazıdır.Grek Roma mitolojisinde ORİON aslında çok tanınmış bir avcıdır ve bütün varlıkları öldürebileceğini iddia etmektedir.Bunun üzerine HERA onu sokması için bir akrep gönderir.Orion sopası ile akrebi ezer ama akrep son anda Orion'u öldürücü şekilde ısırır.Daha sonra her ikisi de birbirine karşıt şekilde gökyüzündeki yerlerini alırlar.Bu azılı düşmanlar gökyüzünde hiçbir zaman birbirlerine görünmezler.Birisi doğarken,diğeri batmaktadır.ABD Başkanı CLINTON,yeni doğan bin yılı tanımlarken şöyle der:" 2000 yıl önce biz hristiyanlar yeni çağın gökyüzünde parlak bir ışık ile başlayacağına inandık.Hepimiz bilmeliyiz ki bu milenyumda son kez akşam karanlık çöktüğünde gökyüzünün en parlak takımyıldızı ORİON olacak.Orion Aralık'tan Nisan'a kadar dünyanın meskun her yerinden görülebilen tek yıldız sistemidir."Bu bilgiler Dünya Çapında Organize bazı Birader Teşkilatları'nın,Orion takımyıldızı'nı gökyüzündeki hayatı başlattığına inandıkları büyük biraderlerinin yaşadığı yer olarak tasvir etmeleri ile birleşince olayın vehameti daha iyi anlaşılıyor.Düşmanı tanımanızın onu yarı yarıya yenmek demek olduğu bu zamanda,düşmanınız hakkında size detaylı bilgiler veriyor.Bir düşünün;Bu projeyle tarımsal üretim etkilenebilir ve ülkenin nüfusu kontrol altında tutulabilir.Bu da "ARZ-I MEV'UD"a hizmet eder.Hatta belki de Kuzey Kore'deki tarım alanlarının yarısının kullanılamaz hale gelmesinin altında da bu proje yatıyordur?! Sırf Kaliforniya'daki Jony'ler Susan'lar ve Alice'ler rahat yaşasın diye yaşamdan çalınan İzmit'li,Gölcük'lü,Yalova'lı,Düzce'li binlerce Mehmet,Hatice,Ayşe ve Ali'ye karşı bir vicdan borcu olduğunu düşünenlerin mutlaka okuması gereken bir kitap.

Haarp Kıyamet Teknolojisi

Kitabın varlığını kankim haberdar etti.
Çok merak ettim inanın ilgimi de çok çekmişti okudum bir solukta.
Anlatımının güzelliğinden sıkılmadan 2 kere okudum inanılmaz şüpheler duydum kitap sayesinde, şüphelerimin gerçeklik tarafını yorumlayabildim yazarına sonsuz teşekkür ederim. Böyle bir durumdan Türk halkının bilinçlenmesi gerekmekteydi bunu da başardığına inanıyorum. Okumayanlara tavsiye ederim kesinlikle.Sevgiler...

hafif popülizm, hafif popülizm, biraz da milliyetçilik işte karşınızda çok satan bir kitap!

bu kitap iyidir, kötüdür demiyoruz; zira ben de okurken vay anasını nidaları ile okudum. ancak oduktan sonra geçen uzun süre zarfında kitabın bana paranoyak bir gözlükten ötesini vermediğini farkettim.

paranoyak bir gözlük; hiç fena değil değil! bir kitaptan beklenenden fazlası sayılabilir; lakin her olanın arkasından çeşitli fikirler sunmak insanın bazen deli yerine konmasına neden olaibliyor.

az kitap okuyanlara kesinlikle tavsiye etmeyeceğim, çok kitap okuyanlara ise mutlaka okumalarını salık vereceğim bir kitap.

17 Ağustos 1999'da yaşanan Gölcük depremi sonrasında birbirinden ilginç senaryolar ortaya atıldı. Bunlardan en ilginci ise ABD ordusu tarafından Alaska'da konuşlandırılan HAARP projesiyle ilgiliydi.
Deprem olaylarından ani iklim değişikliklerine kadar birçok felakete sebep olabilecek bu proje nasıl gerçekleştirildi?
Projenin amaçları ve etkileri nelerdir?
Gölcük depremi suni bir deprem olabilir mi?
Daha önce suni deprem deneyleri yapıldı mı?
Elinizdeki kitap, bu akılalmaz projeyle ilgili iddia ve sorunların cevaplarını arıyor.

kitap başlangıçta çok güzeldi ama sonlara dogru biraz sıkmaya başladı. bunun nedenide galiba benim anlamdıgım yabancı kelimelrin çokluğundan kaynaklanıyor. ama kitapta çok mantıklı gerekçeler ile anlatılmış olaylar. eğer abd ve israil bu güce sahipse dünyayı maf edebilir

aydoğan vatandaş okunması gereken eserler ortaya koymuş her zaman ki gibi belki teori gibi görünen bu eser aslında gerçeklerin kendisini anlatan bir eser

Eğerki bu kitabı görüpte okumayan bi insan varsa ilerde başına geleceklerden haberi yoktur, dün gene saat 03.05'te istanbul sallandı, sizce bu bi tesadüf mü? Temennimiz olmaması ama eğer ki bi İstanbul depremi daha olursa o zaman anlarsınız bu kitabın değerini.

uyuyor muyuz? uyutuluyor muyuz?...
insan aklına sığmayan iddialar var bu kitapta. mesela ses dalgalarının deprem olurşturması...okudukça hayrete düştüğünüz yerler ve sağlam kaynaklar...
"bütün bu anlatılan komplo teorileri gerçek olursa?" diye düşünüyorsunuz? yaşanan iklim olaylarıyla anlatılanları bağdaştırıyor "acaba?" diyorsunuz. ilginç bir kitap...

Kitap ABD'nin üzerinde çalışma ve birçok deneme yaptığı Haarp Kıyamet Teknolojisi hakkında detaylı bilgiler veriyor. Bu verilen detaylı bilgiler ışığında bizlere olayları sorgulama ve eleştirel gözle bakmayı sağlıyor. Bu konulara meraklı olanların okuması gereken bir kitap diye düşünüyorum.

Apokalipse ve Armagedon ile iyi bir okuyucu kitlesi edinen Aydoğan Vatandaş, bu kitap da beni kendinden soğuttu. Sonunu getirmek için epey uğraşmam gerekti. Başları sizi içine çekse de, sonrasında gelen teknik bilgiler sizi kitaptan oldukça uzaklaştırıyor. Çok başarılı bulmadım.

Araştırma niteliğinde bir kitap olması nedeniyle oldukça fazla terim var.ancak ana teması itibariyle eğer meraklıysanız bu konuya çok iyi bir kitao.belki yazılanlar komplo teorisi gibi gelebilir.fakat bana okuyunca oldukça mantıklı geldi.

Açıkcası kitabın ilk sayfaları çok heyecanlı,ülkemizde olan ve ulus olarak yıllardır unutamadığımız,öyle yada böyle bir çok kimsenin yaşamında duygusal kırılmalar oluşturan depremin başka bir ülke tarafından yapay olarak oluşturulduğundan bahsediliyor. Tesla''nın kim olduğu,bilimsel olarak aykırı bir savı olduğunuda görüyorsunuz. Ama kitabın ilk 50 sayfadan sonra çok sıkıcı olduğunu belirtmek isterim. Teknik terimler,bitmeyen teknik açıklamalar... Sürükleyici bir anlatım yakalanamamış. Lakin konu çok enteresan.

kitabı okuduktan sonra böyle bir komplo teorisinin var olabilceğini düşünmek hatta Türkiye'de de uygulandığını düşünmemek elde değil.Bana kalırsa anlatılanların doğruluk payı oldukça yüksek Küresel ısınmalar, ani iklim değişiklikleri o kadar çok ve dünyamız o kadar hızlı kirleniyor ki insanın inanma ihtiyacının belkide ortaya koyuyor. aslında kitap bitince durup ne yaparız diye düşünüyor insan. yine de içinizde korku oluşmasın.

Askeri düzeydeki kişilerin bildiği yalnız vatandaşların haberdar olmadığı bir teknoloji. Haarp yazarı aydoğan vatandaşı bu konudaki aydınlatıcı düşüncelerini, teorilerini halkla paylaştığı için kutluyorum. Ama yinede dikkate alınmayan bir konu. Meydana gelen doğa olaylarının sıklığını belkide bu Tesla da aramalıyız! Lakin sürekli doğa olayı diyoruz. Belki de çaresiziz ?!

İnsan okuduğunda inanası gelmiyor. Bu kitap gerçekleşme ihtmali yüksek bir kitapve sağlam kaynaklara dayandırılmış. Çünkü zamanımızda ışınlamayı bile neredeyse gerçekleştirebilecek bir teknolojiye sahip bir dünyada yaşıyoruz. Bu kitabı okumanızı tavsiye ererim.

Bu gibi komplo teorileri hep yazılır, çizilir. Ancak ben gerekli bulmakla beraber, inandırıcı bulmuyorum. Komplo teorileri sadece insankarı uyanık tutmaya yaramaktan başka bir işe yaramaz. Yani olmalı ama çok fazla inananı olmamalı...
İkinci bir husus; pek çok komplo teorisi isbatlanabilir değildir, fakat burada da şöyle bir teori ortaya çıkartılabilir: Günümüzdeki deprem olayları ile tarihteki deprem olayları arasındaki fark.(Yani Abd tek güç olmadan önceki fark) Günümüzde deprem olayları (demografik büyüme de dikkate alınarak) geçmişteki deprem olaylarınından çok fazlaysa insan müdahalesinden bahsedebiliriz. Memlekette bir sürü deprem Profosörü var; açsın kitapları araştırsın.

HAARP hala süren tartışmaların kesin odağı. ABD'nin elinde böyle bir teknolojinin var olduğu kesin zaten. Kitap bunun Türkiye ve Dünya üzerindeki muhtemel yansımalarını 17 Ağustos depremine dayandırarak anlatılıyor. Nicole Tesla hakkında fazla bilgi verilmediği için bu konuda kitabı yetersiz buluyorum. Yine de teoriler sağlam dayanaklara temellendirilmiş ve ben Aydoğan Vatandaşın görüşlerine katılıyorum.

Bu kitabı okuyunca donup kalacaksınız. Özellikle şu günlerde artan depremler ve tabiat olaylarınıda hesaba katınca insan acaba diyor.Amerika'da da deprem kuşakları var ama nedense hiç orada deprem oldu diye bir haber geçmiyor.Nerde 3. dünya ülkesi denen yer varsa orada yada gelişmiş devletlerin gözü olan stratejik yada yeraltı zenginlikleri olan yerlerde.neden acep..?Bu kitabı okuyun birde ''KOR'' adlı filmi seyredin orda bu teknolojiyi en azından olduğu söylenen yeri gösteriyor.

Komplo teorilerine meraklı insanlar için güzel bir kitap yazılanların ne tam olarak ispatı nede inkarı mümkün zaten kitabı esrarengiz yapanda bu.Kitabı okuyup teslimiyetçi olmamak ancak böyle silahların olabileceğinide yok saymayarak daha çok çalışıp dünyada barışın egemen olması için mücadele etmeliyiz.İnsanlığın kurtuluşu kendi ellerinde düzelirse ne ala yoksa Sünnetullah asal değişmez.

Komplo kitapları arasında, okuduğum güzel kitaplardan biri... İmkansız diyemeyeceğim, ama yine de kabullenemeyeceğim bazı şeyler içerse de zevkle okudum. Mahir Kaynak bir kitabında böyle silahların olduğunu iddaa etmek insanları pasif duruma düşürür, diyordu. Yani büyük devletler böyle silahlara sahip, biz hiçbir şey yapamayız, boşuna uğraşıyoruz gibi teslimiyetçi fikirler oluşturabilir. Okunmasını tavsiye ederim, ama çok inanılmasını tavsiye etmem.

Gerçekler üzerine yazılmış komplo teorilerinden oluşmuş bir kitap olsa da düşünüldüğünde imkansız şeyler olmadığı görülüyor.Yazarın kitabı kaleme alırken cesur davrandığı kesin.Ama yine de ispatlar yetersiz.Zaten öne sürdükleri de ispatlanması imkansız şeyler.Daha doğrusu ispatlamasına izin verilmeyecek şeyler.

ilginç bir kitap. komplo teorilerinin bol olduğu bir çağda yaşadığımızdan olsa gerek, acaba mı? sorusu aklınıza takılıyor. kitapta, konu kadar ilgi çeken başka bir nokta ise yazarı her ne kadar aydoğan vatandaş da olsa onun kaleminden çıkmış çok az bölümün olması. Don't play that Haarp adlı kitaptan bolca alıntı, başka gazeteci ve araştırmacıların yazıları, askeri rapor yer alıyor. bence bu anlamda daha sağlam kaynaklara dayanılmış bir kitap görüntüsü ortaya çıkıyor.

Dünyada herzaman herdönemde büyük devletlerin dünyayı yönetebilmek için bilim adamlarının geliştirdiği çoğu insanlığın ihtiyaçlarını giderecek buluşların,kendi menfaatlerine kitle imha silahlarına dönüştürüldüğü herkes tarafından bilinmekde.
Ama her ne hikmetse bunun üzerine hiç kimse gidememekde.Kitabın yazarı Aydoğan bey gibi cesur yazarların sayesinde ancak biraz daha derinlemsine bilgi ediniyoruz.Haarp makinesinin gücü Gölcük'de bizim üzerimizde sevgili Amerikalılara bir şey olmasın diye denendi.Sonuç doğanın gücüne hakim olunamadığı için korkunç oldu.Küçük dalgalarla kırılmak istenen fay hattı komple krıldı ve korkuç bir bilanço ortaya çıktı.
Bu işin bizim tarafımızdan görülen kısmı.
Birde dünyada buna benze pekçok deneme sonucunda oluşan kazalar var.Daha fazlasını bilmek için bu kitabı okumakda fayda var.

Aslında bilimsel gerçeklerden yola çıkarak bir tehlikeye dikkat çekmek isteyen yazar, zaman zaman ipin ucunu kaçırarakçok fazla uzmanlık isteyen konulara daalbiliyor. Bu durumda insanın yoğun bir teknik bilgi altında kitabı okumaktan vazgecesi geliyor. Bilim adamı Tesla ile başlayan bir serüveni komplo teorisine vardırıyor ve bunun aslında böyle olmadığını çünkü Genelkurmayın da konuyla yakından ilgilendiğini belirtiyor. HAARP deneyi ve bunun ayrtisinda yazarin bahsettiği şekilde iklimi bile değiştirecek güce sahip birileri varsa, bu birileri dünyaya topyekun zarar verene kadar ne yazık ki, Aydoğan Vatandaşın fikirleri hem küçümsenecek, hem de komplo teorisi olarak kabul edilecektir.

Haarp projesini öğrenmek için güzel bir kaynak, gerçekten iyi hazırlanmış ama Aydoğan Vatandaş'ın ilginç konular üzerinde internetten araştırma yapıp üzerine komplo teorisi inşa ederek sonra bunu gerçekmiş gibi (hatta buna kendisini de inandırmış olabilir) sunmaya çalışmasını patolojik bir şey olarak değerlendiriyorum. Adamın Marmara depreminin İsrail ve Amerika'nın yanlışlıkla yaptığı bir bilimsel deney olarak sunması hadi neyse; ama bunu diyaloglaştırarak dramatize ettiği sayfalar böyle bir inceleme kitabı için tuhaf kaçıyor. Yine de Armageddon ve Apokalips'ten daha iyi buldum.

kitap da insan bir an için amerikanın ve benzeri emperyalistlerin gücünden kendini kurtaramıyacağını sanıyor ama kitap hakikaten bu ülkelerin insanlığa ne kadar büyük zararlar verdiğini içeriyor.. ve bize kimden müttefik olacağını ya da olmayacağını soruyor bence... biraz insanın içini karartıyor ama ABD'nin hiç de masum tarafının olmadığını iyi anlıyorum...

açıkçası o kadar da aradığımı bulamadım.1,5 günde bitti ama dönüp dolaşıp aynı cümleler geldi önüme. 141. sayfadan itibaren güzel bir özet vardı ve oralar kitabı anlamak için yeterli bence.

bir aydoğan vatandaş klasiği.mutlaka okunmalı.amerikanın ne kadar büyük! bir güç olduğunu farketmeniz için.kitapta o büyük devletin başarı için her yol mübahtır felsefesiyle neler yaptığını görecek ve şaşıracaksınız.

gelisen teknoloji bizlerin kıyamete ne kadar yakın oldugunu gostermektedir.Bu kitapta (inanmazsanız bile) marmara depremiyle ilgili komple teorileri yer almakta bunlar ne kadar üst düzeyde olsada o anlatım o mantık sizlere bu teorileri inandıracak ve gelişen teknolojinin iç yüzünü size gösterecek.

Aydoğan Vatandaş'tan bir ilginç çalışma daha. Bu ve diğer eserlerini okudukça dünyada ne kadar önemsiz olduğumuz hissine kapılıyorum. Öyleki, bir strateji oyunu gibi birileri bazı şeylerin olmasını, bazılarının ölmesini vs şeyleri istiyor ve kılıfına uydurarak yapıyorlar. Bu kitapta atmosferin yapısından yararlanılarak nokta atışlar yapıp sinyaller aracılığı ile fay hatlarını kırma konusu ele alınmış. Bunların olması halinde meydana gelen felaketler de örneklerle okuyucuya sunulmuş. Kesinlikle fantastik değil. Haarp projesinin sebep olduğu en büyük felaket uçaklaradır. Onların sistemlerini kilitlemekle, kule ile bağlantılarını kesmekle kalmıyor, kıvılcımlara sebep olarak havada infilaklara meydan veriyor. Geçenlerde İran'da deprem oldu, bu da çok şaibeli bir deprem ve ardından da Fransız Hava Yolları'na ait Mısır seferi yapan bir boeng yolcu uçağı sulara gömüldü. Olan bitenin farkına varabilmek, olayları daha sağlıklı düşünebilmek için uygun bir kitap.

Kitapta her geçen gün baş döndürücü bir hızla gelişen teknolojinin bizi kıyamete ne kadar yaklaştırdığı işlenmiş. Ve Amerika'nın bu teknolojiyi kullanarak dünyada egemenlik kurmaya çalıştığı iddiası açıklanmaya çalışılmış. Çok güzel ve düşündürücü bir kitap. Okuyun ve teknolojinin korkunç yüzünü görün.

HAARP Kıyamet Teknolojisi Gerçekten Güzel bir Kitap ve Kitabın giriş kısmında bulunan bir subayın açıklamalarının bazılarına bende katılıyorum. Dünyada yaşayan insanları koyun gibi görüp onları kendi deneylerine alet ediyorlar. Acaba yapmış oldukları testler veya deneyler için kaç kişi onay vermiştir sizce? Sizce bizim vatanımızın içinde kaç tane hain vardır? ve bunlar hangi mevkilerdedir? Biz öyle bir milletiz ki halen daha yaşadıklarımızdan ders alamıyoruz. Dünya sadece israil oğulları için dönmüyor bunu unutmayalım...

Gerçekten insanın aklının hayalinin alamayacağı derecede ilginç, düşündürücü "KOMPLO TEORİLERİ". Bazı insanların "kafamızdaki yahudi-america" kompleksini atalım demeleri bir nebze olsada doğru fakat anlatılanlar dehşet verici. Şahsen ben yazılanları "komplo teorisi" nden cok "olması muhtemel" olarak yorumluyorum ve dehşete düşüyorum. Sonrada kendi kendime soruyorum: ACABA BEN GÜZEL VATANIM VE MİLLETİM İÇİN NE YAPABİLİRİM? BENİM ÜZERİME DÜŞEN GÖREVLER NELERDİR?...

İçeriği ilgi çekici, anlatımı sade, biraz sıkıcı, bazı bölümlerin de gerçekliği; şüpheci yaklaşımla yaklaşıldığında tatışılabilir. İnsanı kendi içerisinde paradoksa düşürecek bölümler ihtiva ediyor. Yine de sonuna kadar dayanıp okursanız birçok şey öğrenebilirsiniz.

Kitapta geçen Haarp teknolojisinin, bu şekilde kullanılabileceği gerçeği gözler önünde olsa da Amerika’nın bunu kendini gücünü göstermek ve göz korkutmak için kendi yaydığı tezlerin eseri olabileceği de akıldan çıkmamalıdır. Ama her şeye rağmen olaylara komplo gözlüğüyle bakma ve doğanın da kontrol edilebilir olduğunun ispatı. açısından yararlı bir kitap.

ASLINDA BU KİTABI OKUMAYI HİÇ DÜŞÜNMEMİŞTİM TA Kİ AYDOĞAN VATANDAŞ'IN ARMAGEDON KİTABINI OKUYUP ŞOK OLANA DEK VE BİR DE HAARP’İ OKUYAYIM DEDİM.HAARP AYNEN ARMAGEDON GİBİ İLGİNÇ BİR KİTAP BİR ANDA ŞÜPHEYE DÜŞÜYORSUNUZ.GÖLCÜK DEPREMİ İLE İLGİLİ O KADAR İLGİNÇ ŞEYLER VAR Kİ.BAZEN TÜYLERİNİZ DİKEN DİKEN OLUYOR.İŞTE SİZE KİTABIN BAŞLARINDAN İLGİNÇ VE BENİ ADETA ŞOK EDEN BİR PARAGRAF YER GÖLCÜL 17 AĞUSTOS 1999 GECE SULARI “MESELA BASINA VERİLMEYEN, ANCAK İSTİHBARAT KAPSAMINDA EDİNDİĞİMİZ BİLGİLERE GÖRE, GÖLCÜK ASKERİ TESİSLERİNDE OLDUKÇA GARİP OLAYLAR MEYDANA GELMEKTEDİR.KAPILAR KENDİ KENDİNE AÇILMAKTA, MÜHİMMAT DEPOLARI İÇİNDE, SİYAHİ ZİYARETÇİLER GÖRÜLMEKTE, ARABALAR DURDUK YERE ÇALIŞMAKTA...”ASLINDA AYDOĞAN VATANDAŞ İÇİN ARKADAŞ ÇEVRESİNDEN İLGİNÇ ŞEYLERDE DUYMADIM DEĞİL KİMİLERİ ODAHA ÇOCUK 25 YAŞINDA FALAN DİYOR KİMİLERİ BİR ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİSİNİN ELİNE NASILDA BU KADAR ÖNEMLİ BELGELER GEÇER DİYOR.AMA BENCE BUNLARIN HEPSİ GERÇEK VE MANTIKLI ŞEYLER.ÇÜNKÜ OKUDUĞUNUZDA SİZ DE İNANAMAYACAKSINIZ.

nasıl ki, bir baraj yaparak yapay sel, yağmur bombasıyla yapay yağmur, kocaman bir pervaneyle yapay ruzgar oluşturmak mümkünse, tektonik konulara vaakıf bir ekibin bazı çalışmaları da yapay yer hareketi oluşturabilir. Bunda şaşılacak bir şeyin olmadığını göstermesi bakımından,iyi bir eser olarak gördüm.

Aydoğan Vatandaş'ın bu tür şaibeli olayların perde arkasını araştırdığını, kitaplarını okuyan herkes bilir. Yeni Dünya Düzeni'ni oluşturmak için çeşitli oyunlar düzenleyen ABD, yine kendi çıkarları için bir kaos ortamı yaratmak ya da kitapta belirtildiği üzere kendi ekonomilerinin bozulmaması için binlerce kişinin hayatını sona erdirdi..Buraya kadar iyi, güzel ama kafama takılan bir konu var..17 Ağustos'tan sonra bazı çevreler bunun bir 'ilahi ikaz' olabileceğini belirttiler. Malum Cübbeli Ahmet Hoca da bunlardan birisiydi. Ve ne oldu? Hemen ilgili tutanaklar hazırlanıp 'yasal olmayan' bir şekilde hapse gönderildi..Bunlar Türkiye'deki olağan şeyler. Fakat eğer A.Vatandaş'ın dediği gibi bir plan söz konusu olsa adamlar bu tür iddiaları destekler mi, yoksa onların önünü kesip 'ırk,din,dil ayrımı yapmak'(!)tan hap-se mi yollarlardı?...Kitabın eleştirilmesi gereken bir başka yönü de teknik terimlerin oldukça geniş yer kaplaması.Sanki sadece belirli kişilerin okunması için yazılmış..Ama herşeye rağmen yazarın bu tür çalışmalarını sürdürmesini arzu eiyor, başarılar diliyorum...

daha oncede yazdığım gibi olayların arkasındaki gerçekleri araştırmak ve ortaya çıkarmak oldukça zor bir iş ama aydoğan vatandaş bu işi oldukça iyi yapıyor ben kendisinin bütün kitaplarını okudum hepsi birbirinden değerli eserler ama beni en çok etkileyen haarp oldu. ve afganistan saldırısının hemen ardından gelen 5.2 şidetindeki afganistan depremi bu kitabın ne kadar gerçekçi olduğunu açıkça gözler önüne sermiyor mu ne dersiniz?

Özellikle nikolai tesla hakkında yazılanlar beni buyuledi.İnternette yaptigim bir kac arasdtirma gercekten boyle birinin var oldugunu ve bu arastırmaları yaptigini gösterdi.
Bu adam nemi yaptı?
İnsan beyninin yardimi ile atmosferdeki enerjiyi bir araya toplayip buyuk bir guc ortaya cıkartmaya calıstı.
Gercekten boyle bir teknoloji varmı bilinmez ama olay dehşet verici.
Kitabı alıp okuyun ve amerika nın nasıl guclu bir devlet oldugunu görün.

Kitapta Aydoğan Vatandaş gerçekleri konuşturmuş.Kimsenin bilmediği gerçekleri cesurca açıklamış ve herşeyi olduğu gibi anlatmaya çalışmış. Fakat kitapta kullandığı tarz bu işle ilgilenmeyenler için biraz fazla karmaşık.Bilimsel geçekleri anlamaya çalışırken insan biraz zorlanıyor.Özellikle kısaltmaların ne manaya geldiğini bir kağıda not alınmalı.Okurken bu kağıdın da yanında bulundurulmasını tavsiye ederim.Eğer dünyada neler döndüğünden habersiz bir şekilde yaşamamak istiyorsanız kitabı şiddetle tavsiye ederim.Ama karşılaşacağınız ağır bir dile hazırlıklı olun

ilk başlarda çok uçuk gelmişti. ama bir müzik setinin bile camları patlatabildiğini düşününce kafama yattı.okunabilir bir kitap

Bu kitabı okurken bu kadarıda olmaz diyecek ve gülüp geçecek veya inanacak sınız kanınız donacak. Müttefikiz deyip durduğumuz A.B.D nin böyle bir teknolojik imkana sahip olması karşısında eli kolu bağlı oturmaktan ve kulak tıkamaktan başka,çalışmak gerektir zira A.B.D hiçbir zaman Osmanlı Devleti' nin sahip olduğu kültürel alt yapıya sahip değil. Serseri mayın gibi 11 Eylül sonrası tavrı gözler önünde. Kitabı okurken sonunu görebilecek miyim diyebilirsiniz teknik terimlerle bezeli ağır bir eser telif bir eserden çok tercüme bir eseri andırıyor ki bazı bölümleri öyle...(Okuyun zira kitap zehirse, panzehri yine kitaptır)

Bu kitabı 17 ağustos depreminden sonraki ortaya çıkan senaryoları incelemek için almıştım.Mesleğim dolayısıyla yazarın bahsetmiş olduğu elektro manyetik savunma ya da silahlanma konusu gerçekten yapılacak bir şey.Ama şu ana kadar hiç düşünmediğimiz konuyu yazar ortaya çıkarmış.Gerçekten eektrik akımının radrasyon ve manyetik olarak etkisi bir silah olarak ortaya çıkarılabilir miydi.İşte yazar bu konuyu irdelemiş akılcı ve gerçeklere dayanan bir açıklayıcılıkla bu konuyu gözlere sermiş.Yakında yaşadığımız diyarbakır'da bir yolcu uçağımızın düşmesi hadisesi ya da 11 eylül olaylarında uçakların yerden kilitlenerek ikiz kulelere çarptırılma olayları bence tamamen bu elektromanyetik silahlarla yapılmış ve bizi Irak savaşının içine çekmek için düzenlenmiş bir senaryodur.

İlginç bir durum ama, ne bu kitapla ne de timaş yayınlarıyla hiçbir alakam olmadığı halde, depremden bir süre sonra (kitap çıkmadan önce) kitabın başında yeralan mektup bana e-maille gönderildi. Kelimesi kelimesine aynısı hem de... O zamanlar böyle bir e-mail alan oldu mu? Neler oluyor yahu?...

Kitabın konusu çok güzel ve ilginç. Kitabın baş taraflarını hızlı bir şekilde okudum. Mesleğimin elektronik olması nedeniyle teknik terimleri de anlayabildim. Ama bunu herkesin yapabileceğini sanmıyorum. Bir de çok ama çok sık kısaltmalar yapılmış. Yerli ve yabancı terim ve birimlerin kısaltmaları. bunların konuyu dağıttığına inanıyorum. Karşımıza bir kısaltma çıkıyor cümle içinde. Bu neydi diye geri dönüp o kısaltmayı hatırlamaya çalışıyorum. Gerçi böyle bir konusu olan kitapta da bunların olması gerekiyor ama bu kadar sık olmasa daha iyi olurdu. Dünyanın ne gibi bir sona doğru yürüdüğüne dikkat çeken ve bu sonda nerede olduğumuzu düşündüren bir kitap. Baş taraflarında yapay depremlerden bahsediyor. Oldukça ilginç. Daha sonraları Amerikanın Haarp projesinden ve dünyaya ne gibi zararları olabileceğinden, dünyayı nasıl alt üst edebileceğinden bahsediyor. Son kısımları azıcık sıkıyor ama okunması gereken bir kitap diyorum.

ŞOK EDİCİ BİR KİTAP! Kitabı okuyup bitirdiğinizde kitabın isminin ne güzel konduğunu anlıyorsunuz. Ancak kitabı okumadan önce çok anlaşılmaz geliyor. Armagedon kitabı bildiğimiz gerçeklere birkaç şey eklenerek oluşturulmuş bir kitaptı. Bu tüm dünya düzenini bozabilecek bir aletten bahsediyor olmasına ve bunun da Türkiye'de uygulanmasına rağmen kimse ses çıkarmıyor. Aslında dünyayı öncelikle de Türkiye'yi yerinden oynatacak bilgiler yer almış kitapta. Tabi kimsenin hiçbir şey dememesi de kitabın doğruluğu hakkındaki şüphelerimi artırıyor.

kitabın başlangıç kısmı gerçekten okuyucunun ilgisini çekiyor. ama ilerledikçe sonuçta varılan yargı hep aynı olduğu için bu durum kitabı sıkıcı hale getiriyor. özellikle beyin kontrolü üzerinde aşırı durmuş.

HAARP teknolojisi ABD'nin Tesla'dan aşırdığı bir teknoloji üzerine kuruldu. Sistemin dışladığı bu bilim adamının çalışmaları onun hiç de istemediği bir şekilde kullanıldı. O insanlar sınırsız ve düşük maliyetli enerjiye ulaşsın diye çabalarken, ABD bunu silaha çevirmekten geri kalmadı. Etksi tartışılsa da artık hemen hemen varlığı üzerine aksi bir görüş kalmayan bu teknoloji hakkında yazılmış ilginç bir kitap. Özellikle Alaska bölgesi üzerinde yapılan çalışmalara değinilen bölümler oldukça etkili. Okunmalı diyorum.