Irvın D. Yalom, hasta portföyünün değişik ve değişken, bağımlı ve zaaflı kimliklerini akıcı bir dille betimleyip karakterleri çözümlerken işin bir de öbür boyutunu ele almayı unutmamış. Aynı süreci psikiyatristler için de gerçekleştirmiş; içini dışına çıkararak, ustaca bir üslupla... Aslında Nietzsche Ağladığında romanından farklı gibi görünse de şahsen ben o ince, oya gibi işlenen, adım adım örülen çözülmenin zevkini bu kitapta da yaşadım. Çoğu insan için içeriğinin yaşanırken kaybolduğu veya yakalanamadığı anlarına yöneltebildiği kuş bakışının, bazen de mikro sorgulamalı yaklaşımının çok etkileyici olduğunu düşünüyorum. Yaşamak bir meslek değildir ama Irwin D. Yalom mesleğini tekrar yaşama dönüştürmüş. Yaşam içindeki var olan hırpalayıcı, itiş kakışlı ilişkileri, tecrübelerinden geri dönüştürerek, yazarlık yeteneğinin hüneriyle de bezeyerek onu tekrar bir kurguyla yapıt şekline soktuğu birikimlerini ilgili okumamışlara ya da kararsızlara rahatlıkla tavsiye ederim.
Keyifli okumalar.